Ege İhracatçı Birlikleri’nde düzenlediği basın toplantısında konuşan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, 2024 yılı için Ege Bölgesi’nden 1,2 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmak için yoğun bir pazarlama takvimi oluşturduklarını dile getirdi.
Hububat bakliyat yağlı tohumlar sektörünün Türkiye genelinde 10 yıl önce 6,7 milyar dolar ihracat rakamına sahipken 2023 yılında ihracatını yaklaşık 2 kat artırarak 12,4 milyar dolar seviyesine ulaştığı bilgisini veren Öztürk, “10 senede 2 kat artış, bu süre zarfında yaşanan siyasi ve ekonomik koşullar göz önüne alındığında sektörümüzün başarısının ciddi göstergesi niteliğindedir. Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliğimiz ise 10 sene içerisinde ihracatını 360 milyon dolardan 1 milyar 68 milyon dolara çıkararak 3 kat artışa imza attı. EİB çatısı altındaki 12 ihracatçı birliği arasında ihracat sıralamasında bundan 10 sene önce 8. Sırada iken, günümüzde 5. Sıraya yükselmiş durumdayız” diye konuştu.
Bitkisel yağlar, evcil hayvan mamaları ihracatı sırtladı
Ege Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin 2023 yılı ihracat performansının sektörel kırılımı hakkında da bilgi veren Öztürk, sözlerine şöyle devam etti; ''En çok ihracat yaptığımız alt sektörümüz 476 milyon dolarla bitkisel yağ sektörü olurken, ihracatını yüzde 32 artıran küspeler, hayvan yemleri ve evcil hayvan mamaları sektörü 162,5 milyon dolarlık ihracatla ikinci sıraya adını yazdırdı. Bu sektörümüz 10 yıllık dönemde yüzde 2 bin 428’lik rekor bir artışa imza attı. Evcil hayvan mamaları sektöründe Türkiye geneli ihracatın yüzde 60’ını Ege Bölgesi’nden yapmamız ayrı bir gurur kaynağımız oldu. Cari açık verdiğimiz bu sektörde son yıllarda hız kazanan yaş mama yatırımlarının devreye girmesiyle sektörde verdiğimiz cari açığı en kısa sürede kapatacağımızı düşünüyoruz Birliğimiz bünyesinden en çok ihracat yaptığımız üçüncü alt sektörümüz ise geçen seneye göre değer olarak yüzde 4 bin 592 artış gösteren, 93,2 milyon dolar ihracat rakamına ulaşan hububat sektörü olmuştur. Hububat alt sektörümüzdeki artışın en önemli kaynağı mısırdır''
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği üyelerinin 2023 yılında 157 ülkeye ihracat yaptığını dillendiren EHBYİB Başkanı Muhammet Öztürk, Cezayir’in 102,3 milyon dolarlık ihracatla zirvede yer aldığını aktardı. Öztürk, “Cezayir’i 77,8 milyon dolar ile Rusya, 74,5 milyon dolar ile Libya, 69 milyon dolar ile İran ve 62 milyon dolar ile Cibuti izledi. Türkiye geneli ise hububat bakliyat ve yağlı tohumlar ihracatında ilk 5 ülke ise Irak, ABD, İran, Suriye ve İtalya oldu. Türkiye genelinde ihracat yaptığımız ülke sayısı 219’a ulaştı” diye özetledi.
Hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün 2023 yılında ihracatını artırmak için yürüttüğü projeler hakkında da bilgi veren Başkan Öztürk, 2024 yılında da Türkiye Gıda İhracatçıları (TGİ) olarak pazarlama faaliyetlerinin hız kesmeden süreceğini ifade etti.
2024 yılında TGİ olarak Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Fransa başta olmak üzere yurtdışı fuarlara katılım sağlayarak tanıtım gerçekleştireceklerinin altını çizen Öztürk şöyle devam etti; “2024 yılında TGİ markamızla katılım sağlayacağımız fuarlarımız arasında yer alan ve dünyanın en büyük gıda fuarları olan Gulfood Dubai, Foodex Japan, Summer Fancy Food, World Food Moscow, Sial Paris fuarlarına katılım sağlayacağız.”
“Un ihracatında dünya lideriyiz, 8 milyar insana dokunuyonuz”
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Haluk Tezcan, Türkiye'nin un ihracatında dünya lideri olduğunu paylaştı. Tezcan, “Gerçekten bu liderlik de bizlere yakışan bir liderlik. 8 milyar insana bir şekilde dokunuyoruz. Geçen yıl Ukrayna- Rusya tahıl koridoru Türkiye açısından son derece güzel bir fırsat oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın da girişimleriyle Türkiye'nin bu anlamı dünyada da kabul gördü. Birçok ihracat pazarımızda da ciddi bir artış sergiledik. 2022-2023 karşılaştırmasında yaklaşık yüzde 33, ihracatta büyüdük. Biz Türkiye olarak kendi kendine yetebilen bir ülkeyiz. Bu anlamda buğday üretimimizde herhangi bir sıkıntımız yok. Ama dünyaya dendiği zaman burada başka konular belirebiliyor. Biz kendimiz için ekelim katma değeri daha yüksek ürünleri de yurtdışından ithal edelim konusu doğru geliyor. Ukrayna'nın ve Rusya'nın içinde bulunmuş olduğu bir savaş ortamı bize şu anda olumlu olarak yansıyor ve Türkiye olarak oradan ciddi miktarda buğday ithal ederek dünya pazarında da çok ciddi miktarda un ihracatı gerçekleştiriyoruz. Bu değirmencilik sektörünün özellikle Türkiye'nin Mezopotamya ovasına hakim olması, değirmencilik sekötünde bilgi ve anlam konusunda çok başarılı olması başka bir fikir ve başka bir anlam katıyor. Güneydoğu'daki yetişen buğdayımız dünyadaki en kaliteli buğday. Bu sene ilk defa Türkiye son yıllardan beri buğday ihracatı gerçekleştirdik ve bildiğiniz gibi ithal eden taraftarıydık. Gönül ister ki buğday olarak değil işlenmiş ürün olarak satmayı çok daha mutlu olurduk. Fakat makarna sektörümüz maalesef bu kotalardan dolayı dünyanın bize uygulamış olduğu kurallar çerçevesinde üretim yapabilme fırsatını verdiği için çok da fazla aksiyon almayı engelledikleri için maalesef bunu gerçekleştirmekte zorluk yaşıyoruz. Biz bunu sektör olarak da kendi buğdayımızla da un ihraç etmeyi çok hayal ediyoruz” dedi.