Türkiye İş Bankası, 100. kuruluş yıldönümü vesilesiyle “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış" başlıklı uluslararası bir konferans düzenledi. Bu önemli etkinlikte, Apple’ın kurucularından Steve Wozniak ve Nobel Ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar, teknolojinin ve bilimin geleceği üzerine derinlemesine düşüncelerini paylaştılar.
Steve Wozniak, konferansın ana konuşmacılarından biri olarak, “Yeni Çağı Anlamak” teması altında yaptığı konuşmasında, günümüzde teknolojinin her alanda büyük bir etkiye sahip olduğunu belirtti. Wozniak, özellikle yapay zeka konusuna dikkat çekerek, “Ben yapay zekânın y’sine inanıyorum. Yapay zekânın bir zekâsı yok; aslında bir beyin inşa etmeye çalışıyoruz. Yapay zeka çok güzel sonuçlar yaratabilir, ama eyleme geçmeden önce bunu yöneten insan olmalıdır,” şeklinde konuştu. Yıllar boyunca dürüstlüğün önemini vurguladığını ifade eden Wozniak, yapay zekânın doğru olup olmadığını bilmenin zor olduğunu dile getirdi. “Başkasının sesini taklit ediyor, bazen olmayan şeyleri aktarıyor, uyduruyor. O zaman yapay zekânın ürettiklerinin doğru olduğunu nasıl bileceğiz?” dedi.
Wozniak, teknoloji dünyasının sürekli “yeni bir şey üretelim, yapalım” güdüsüyle hareket ettiğini belirterek, bu alanın düzenlenmesi gerektiğini, ancak bu konuda yeterince somut adım atılmadığını vurguladı. Ayrıca, yapay zekâ ile ilgili ürünlerin geliştirilmesinde, bu ürünlerin nasıl ortaya çıktığına dair bilgilere sahip olmanın önemine değinerek, “Yapay zekâ, düşünemediği için dünya için yeni şeyler getirebilme kapasitesine henüz sahip değil. Tıpkı bilgisayarlar gibi, hayatımızı kolaylaştırabilir. Ama bence insanın duygusu çok önemli,” dedi.
Girişimcilikle ilgili görüşlerini de aktaran Wozniak, neredeyse her girişimcinin başkasının işine yarayan bir şey üretmeye çalıştığını belirtti. “Genel talebe karşın o ürettikleri şey işe yarıyor mu? Bu çok önemli... Bir şirket kurmak için sadece girişimci olmak yetmiyor. Pazarlamayı da bilmeniz, çok iyi bir mühendisle çalışmanız gerekiyor. Eğer bu alanlarda iyi isimlerle çalışmıyorsanız o işe girişmeyin,” diyerek, girişimcilerin profesyonel düşünmeleri ve hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Uzun zamandır gündemde olan kuantum fizik konusuna da değinen Wozniak, “Kuantum, hepimizin umutla beklediğimiz bir teknoloji. Kripto dünyasında işe yarayabilir,” ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Aziz Sancar ise, ekonomi ve bankacılık konusundaki bilgi eksikliğini dile getirerek, konferansa davet edildiğinde konuyla ilgili araştırmalar yaptığını belirtti. “Gençken 18 saat çalışırdım, hala da geç saatlere kadar çalışırım. Öğrencilerimi de öyle çalışmaya zorluyorum,” dedi. Dünya hakimiyetinin 1800’lü yıllarda İngiltere’de, ardından 2. Dünya Savaşı sonrası ABD’de, şimdi ise Çin’de bulunduğunu vurgulayan Sancar, Türkiye’nin geniş Türk dünyasının da önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti.
Sancar, bilimsel çalışmaların nasıl yürütülmesi gerektiğine dair tavsiyelerde bulunarak, “Temel bilimi bilmek çok önemli. Temel bilim olmadan uygulamalı bilimi alıp kopyalayarak önderlik yapamayız. Erkekler kadar kızlarımızı da mutlaka okutmalıyız. Çocuklarımıza çok erken yaşlarda deney yapmayı öğretmeliyiz. Din ve bilim karıştırılmaz; bunları tamamen ayrı tutmalıyız. Bilim insanları dinden ve politikadan uzak olmalıdır,” dedi. Liyakata dayalı fırsatlar yaratmanın önemine de değinen Sancar, “Her şeyin liyakata bağlı olması gerekir,” şeklinde konuştu. Gerçek bilim insanlarının adanmış kişiler olduğunun altını çizen Sancar, bilim insanlarına müdahale edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Konferans, teknoloji ve bilimin geleceği üzerine yapılan bu önemli tartışmalarla sona ererken, katılımcılar, Wozniak ve Sancar’ın fikirlerinden ilham alarak, geleceğin şekillenmesinde daha etkin rol oynamayı hedeflediklerini ifade ettiler.