İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe: İşler Arzu Ettiğimiz Gibi Gitmiyor
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, temmuz ayı ihracat rakamlarını değerlendirirken ihracatçıların karşılaştığı zorluklara dikkat çekti. Temmuz ayı ihracatında yüzde 13,8 artışla 22,5 milyar dolar seviyesine ulaşılarak tüm zamanların en yüksek temmuz ihracatı kaydedildi. Ancak, bu olumlu tabloya rağmen ihracatçılar ciddi sorunlarla boğuşuyor.
Temmuz Ayı İhracat Rekoru ve Hedefler
Temmuz itibarıyla yıllıklandırılmış ihracat 261,5 milyar dolar oldu ve bir önceki yıla göre yüzde 3,4 artış gösterdi. İhracat rakamlarını Kayseri'de açıklayan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Tarihin en yüksek temmuz ayı ihracat rekorunu kırdık. Hedefimiz yıl sonu 267 milyar dolar mal ihracatı ve 110 milyar dolar hizmet ihracatı," dedi. Bu hedeflere ulaşmak için önümüzde beş ay var ve Bakan Bolat, uluslararası konjonktürde yeni gerilimler olmazsa hedeflere ulaşacaklarına inanıyor.
Maliyetlerdeki Fahiş Artış
Son bir yılda üretim maliyetlerindeki yüzde 100'ü aşan artış, ihracatçıları köşeye sıkıştırmış durumda. Bazı sektörlerde bu oran yüzde 120'yi bulurken, döviz kuru artışı yalnızca yüzde 23 seviyesinde kaldı. Bu dengesizlik, ihracatçının rekabet gücünü ciddi şekilde zayıflatıyor. Türkiye, Asya ve Avrupa'daki rakiplerinden daha pahalı hale gelmiş durumda. Bu durumun sürdürülebilirliği mümkün değil.
Zararına Satış ve Sürdürülebilirlik Krizi
Firmalar, çarklarını döndürebilmek ve müşteri kaybetmemek için zararına sipariş almak zorunda kalıyor. Gültepe'nin de belirttiği gibi, bu durum sürdürülebilir değil. Uzun vadede, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Zararına satış yapmanın firmaların ayakta kalmasını zorlaştırdığını ve birçok işletmenin bu baskıya dayanamayarak kapanma riskiyle karşı karşıya olduğunu unutmamalıyız.
Avrupa'ya Bağımlılık ve Pazar Çeşitliliği Eksikliği
Temmuz ayında ihracatın yüzde 57'sinin Avrupa'ya yapılması, pazar çeşitliliğimizin sınırlı olduğunu gösteriyor. Avrupa'ya olan bu bağımlılığın azaltılması, yeni pazarların keşfedilmesi ve bu pazarlara yönelik stratejilerin geliştirilmesi gerekiyor. Alternatif pazarlarda varlık göstermek, ihracatın sürdürülebilirliği açısından hayati önem taşıyor. Mustafa Gültepe, en çok ihracat yapılan ülkelerin Almanya, Birleşik Krallık, ABD, Irak ve İtalya olduğunu belirtti. Birleşik Krallık, Polonya ve Kazakistan'ın da aralarında bulunduğu 10 ülkeye tüm zamanların en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdiklerini ifade eden Gültepe, "137 ülkeye ihracatımızı artırdık. Avrupa Birliği 9,1 milyar dolarla yine ilk sırada yer aldı," dedi.
İhracatçının Nefes Alması İçin Destek Şart
Gültepe, ekonominin çarklarının dönmesi ve istihdamın zarar görmemesi için ihracatta vites yükseltmek gerektiğini vurguluyor. Enflasyonla mücadele sürecinde iç pazar daralıyor; ancak ihracatın bu süreci telafi etmesi gerekiyor. İhracatçılar, yüksek maliyetler ve döviz kuru dengesizlikleri nedeniyle büyük bir baskı altında. Bu baskının azaltılması için hükümetin ihracatçılara yönelik destek adımlarını hızla atması gerekiyor. Üretim maliyetlerinin düşürülmesi, döviz kuru dengesizliklerinin giderilmesi ve ihracatçılara finansal destek sağlanması şart.
İthalat Yüzde 8,4 Düştü
İhracatın ithalatı karşılama oranının çarpıcı olduğunu aktaran Bolat, "Geçen yıl temmuzda yüzde 61 iken bu yıl temmuzda 14,5 puan artışla yüzde 75,7'ye yükseldi. İthalata baktığımızda önemli bir tasarrufumuz var. İlk 7 ayda ithalatımızda yüzde 8,4'lük azalışla 198,6 milyar dolara geriledik," dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise, "Dış ticarette dengelenme belirginleşiyor. Temmuzda yıllık cari açıkta kayda değer bir gerileme bekliyoruz," şeklinde konuştu.
İhracatçının Ayakta Kalma Mücadelesi
İhracatçıların karşılaştığı zorluklar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve psikolojik boyutlar da içeriyor. İşletme sahipleri ve çalışanlar, sürekli artan maliyetlerle başa çıkmaya çalışırken, aynı zamanda rekabetçi kalmak ve yeni pazarlar bulmak zorunda. Bu durum, birçok işletmeyi maliyet düşürme ve verimlilik artırma stratejileri geliştirmeye zorluyor. Ancak, bu stratejiler her zaman yeterli olmuyor ve bazı işletmeler maalesef bu baskıya dayanamıyor.
Ekonominin Çarkları Dönmeli
Gültepe'nin de belirttiği gibi, ihracatta yavaşlamanın üretim ve istihdama olumsuz yansımaları olacak. Bu nedenle, ihracatçıların karşılaştığı sorunlara kalıcı çözümler bulunması şart. Üretim maliyetlerinin düşürülmesi, döviz kuru dengesizliklerinin giderilmesi ve ihracatçılara finansal destek sağlanması gibi önlemler, ihracatçının nefes almasını sağlayacak adımlar olabilir. Gültepe, ihracatçının nefes alabilmesi için hükümetin gerekli adımları atacağına inandığını belirtiyor.
Sonuç olarak, ihracatçılar için işler arzu edildiği gibi gitmiyor. Gerekli önlemler alınır ve destekler sağlanırsa, Türkiye'nin ihracat potansiyeli artırılabilir ve ekonominin büyümesi sürdürülebilir hale gelebilir. Gültepe'nin dediği gibi, ihracatçımıza nefes aldıracak adımların atılması için tüm paydaşların birlikte hareket etmesi şart.