İTO Temmuz ayı meclis toplantısı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile gerçekleşti
İTO Temmuz ayı meclis toplantısı, dün akşam Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile gerçekleşti. Düzenlenen toplantıda konuşmalarını gerçekleştiren Bolat, Ticaret Bakanlığının ana konularından birinin ülkenin dış ticaretini düzenlemek ve denetlemek olduğunu söyledi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO), Temmuz ayı meclis toplantısını gerçekleştirdi. Düzenlenen toplantı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile gerçekleştirildi. Toplantıda Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İTO Başkanı Şekib Avdagiç konuşmalarını gerçekleştirdi.
Türkiye'nin dünyada hizmet sektöründe en rekabetçi ülkelerden biri olduğunun altını çizen Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Bizim insanımız, yapımız hizmetler sektörüne, ikrama, hizmet etmeye çok uygun. O yüzden turizm, taşımacılık, hava yolun, kara yolu taşımacılığı, eğitim hizmetleri, sağlık hizmetleri, bilişim ve e-ticaret alanlarında da hızlı gelişme kaydediyoruz ve ülkemize döviz kazandırıyoruz. Bu da ihracat. Bakanlık olarak ısrarla hizmet ihracatını da ihracat kalemi için de vurgulayarak göstereceğiz" ifadelerini kullandı.
Mal ihracatı hedefi 400 milyar dolar oldu
Sürdürülebilir ticaret dengesi için sürdürülebilir ihracat atışı sağlanmasının önemine değinen Bolat, 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatı 2022 itibariyle 254 milyar dolara çıkardıklarını söyledi. 2028 itibariyle de mal ihracatı hedefi 400 milyar dolar oldu.
Bolat, Türkiye'nin dünya ihracatından payının 2002'de yüzde 0,5 iken 2022 sonunda yüzde 1,02'ye çıktığını dile getirerek, ‘’2028'de yüzde 1,20'ye ulaşmayı hedefliyoruz. Hizmet ihracatında da 59 milyar dolar olan ihracatımız geçen yıl 90,5 milyar dolara çıktı. Bu seneki hedefimiz 120 milyar dolar. Bu büyüklüğü görerek dünya hizmet ticaretindeki payımızı da yüzde 1,20'ye çıkarmanın başarısıyla 2028'de de yüzde 1,5'a çıkarmayı hedefliyoruz. Bunu yaparken amacımız Türkiye'nin ticarette büyümesi. Geçen yıl 618 milyar dolarlık toplam ticaret var. Milli gelirimiz 906 milyar dolar. Yani milli gelirimizin yüzde 67'si ticaretten geliyor. Bu çok önemli bir pay. Yani inancımızda rızkın onda dokuzu ticarettir sözünü çok güzel doğrulayan bir gelişme’’ dedi.
‘’Merkez Bankası makro ihtiyahi tedbirlerde sadeleştirmeye gidecek’’
İTO Başkanı Şekib Avdagiç de Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımıyla gerçekleştirilen temmuz ayı İTO Meclis toplantısında, ekonomide ve iş dünyasındaki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Şekib Avdagiç, yeni ekonomi yönetiminin küresel ekonomik gerçeklerini yakından takip ederek, ekonominin kurallarına uygun yeni bir kalkınma hikayesi kaleme aldığını söyledi. Avdagiç, “Yeni kalkınma hikayesinin ana teması faiz artışı ve yeni denge arayışı şeklinde özetlenebilir” dedi. Avdagiç, bu çerçevede Merkez Bankası’nın makro ihtiyati tedbirlerde sadeleştirmeye gideceğini açıklamasını önemsediklerini söyledi.
İsveç’in NATO üyeliğine rezerv koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bunu kaldırmanın şartlarını açıkladığını belirten Avdagiç, ‘’İki tanesi doğrudan iş dünyasıyla ilgili. AB’ye tam üyelik kapsamında Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi ve vize serbestiyeti konusu. Biz bu kürsüden sürekli AB ile 1995’te imzaladığımız Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesi gerektiğini söyledik. Üzerinden neredeyse 30 yıl geçmiş bu anlaşma bizi, dış ticarette ciddi anlamda sıkıntıya sokuyordu. Bu yüzden güncellenmesini hem hükümetimizden hem AB ülkelerinden talep ediyorduk. Sayın Cumhurbaşkanımız, bu yönde doğru bir adım attı. İkincisi, sizler de biliyorsunuz, artık iş adamlarımıza ve ticaretimize yönelik bir engelleme aracına da dönüşen vize sorununu iliklerimize kadar yaşıyoruz. Bu yüzden vize serbestisinin de yerine getirilmesi gereken şartlar içinde yer almasını çok önemli buluyoruz. İsveç’in Türkiye’nin hassasiyetlerine saygı göstermesi gerektiğini anlaması ve bu yönde bizi ikna edecek adımlar atması, Türkiye’nin etkinliğinin göstergesidir. Bu konuda hükümetin gayet başarılı bir süreç yönettiğini görüyor ve iş dünyası olarak elimizdeki kartları ülkemiz lehine kullanmasını takdirle karşılıyoruz’’ ifadelerini kullandı.
Avdagiç, "Üreticinin, bugün sattığı ürünü, yarın hangi fiyattan yerine koyacağını ya da 3 ay sonra alacağı hammaddeyi hangi kur seviyesinden temin edeceğini bilmesi, enflasyon beklentilerinin kırılması ve beklenti enflasyonunun önlenmesi adına büyük önem taşıyor" dedi.
Bunlar da ilginizi çekebilir