Türkiye, 2024 yılı Ocak-Ekim dönemi itibarıyla Sırbistan’a yaptığı 1 milyar 471,1 milyon dolarlık ihracatla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Türkiye ile Sırbistan arasındaki ikili ticaret, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesiyle paralel olarak tarihi zirveleri görüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Sırbistan ziyaretindeki açıklamaları, Türk şirketlerinin Sırbistan’da giderek artan yatırımları ve ekonomik ilişkilerin derinleşmesini vurguladı. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ise Türkiye ile olan bağların barış ve istikrar anlamına geldiğini belirterek, ilişkilerin sadece ekonomik değil, stratejik bir önem taşıdığını ifade etti.
Geçtiğimiz dönemde Türkiye ile Sırbistan arasında enerji, ticaret, teknoloji, spor, sosyal güvenlik, afet yönetimi ve medya gibi farklı alanlarda toplamda 11 işbirliği anlaşması imzalandı. Bu anlaşmalar, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin daha da derinleşmesini sağladı ve Türkiye’nin Sırbistan’a olan ihracatının artmasına büyük katkı sağladı.
Çelik sektörü ihracatta öne çıkıyor
Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin Sırbistan’a yaptığı ihracatta öne çıkan sektörlerin başında çelik sektörü geldi. Türkiye, Sırbistan’a 206,6 milyon dolarlık çelik ihracatı gerçekleştirdi ve bu sektördeki ihracat geçen yıla göre yüzde 20,4 oranında arttı. Bu sektörün ardından kimyevi maddeler ve mamulleri (187,2 milyon dolar), otomotiv endüstrisi (182,7 milyon dolar), demir ve demir dışı metaller (182,1 milyon dolar) ve tekstil ve hammaddeleri sektörü (144,9 milyon dolar) sıralandı. Sanayi ürünleri, Türkiye’nin Sırbistan’a yaptığı dış satımda önemli bir yer tutuyor.
Otomotiv ve elektrik-elektronik sektörlerinde yüksek artış
Sırrbistan’a yapılan otomotiv endüstrisi ihracatı 90,4 milyon dolar artarak 182,7 milyon dolara yükseldi. Elektrik ve elektronik sektöründe de yüzde 20,6’lık bir artış yaşandı ve 117,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Bu artışlar, Türkiye'nin Sırbistan'a yönelik sektörel çeşitliliği artırarak daha fazla pazar payı elde etmesine yardımcı oldu.
TİM verilerine göre Türkiye’nin Sırbistan’a ihracatında dikkat çeken bazı önemli değişiklikler bulunuyor. İhracat artışı, bazı sektörlerde yüksek oranlarda gözlemlenirken, diğer sektörlerde düşüşler yaşandı. Örneğin, otomotiv endüstrisi ihracatında yüzde 97,9’luk bir artış yaşanırken, hazırgiyim ve konfeksiyon sektöründe yüzde 13,7’lik bir düşüş görüldü. Diğer yandan, gemi, yat ve hizmetleri sektöründe ciddi bir düşüş yaşandı (yüzde 36,7).
Sektörel bazda görülen diğer değişim oranları şu şekilde:
- Demir ve Demir Dışı Metaller: 91,1% artış
- Kimyevi Maddeler ve Mamulleri: 8,6% artış
- Makine ve Aksamları: Yüzde 0,3’lük bir artış
- Yaş Meyve ve Sebze: Yüzde 11,4 artış
- Zeytin ve Zeytinyağı: Yüzde 98,1 artış
- Fındık ve Mamulleri: Yüzde 42,2 artış
- Kuru Meyve ve Mamulleri: Yüzde 19,2 artış
Bazı sektörlerde ise azalan talep görüldü. Özellikle gemi, yat ve hizmetleri (yüzde 36,7 düşüş) ile zeytin ve zeytinyağı (yüzde 98,1 artış) gibi sektörler, talep ve pazar koşullarına göre değişim gösterdi. Süreç içerisinde Türkiye’nin, Sırbistan’a olan dış satımda sektörel dengesizlikler ve pazar değişimleri dikkatle takip edilmesi gereken faktörler arasında yer alıyor.
Sırbistan’a yapılan ihracatın önemli bir kısmı İstanbul, Bursa ve İzmir gibi büyük şehirlerden gerçekleştirildi. İstanbul, 725,3 milyon dolarlık dış satımıyla ilk sırada yer alırken, Bursa (108,5 milyon dolar) ve İzmir (94,5 milyon dolar) sırasıyla bunu takip etti. Diğer şehirlerden de Sırbistan’a önemli ihracat rakamları kaydedildi.
Türkiye’nin Sırbistan’a yaptığı ihracatın artışı, sadece ticaretin değil, aynı zamanda iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin de güçlendiğinin bir göstergesi. Bu gelişmelerin, bölgesel ticaretin daha da büyümesine ve iki ülke arasındaki işbirliğinin daha ileriye taşınmasına olanak tanıyacağı öngörülüyor.
Türkiye ve Sırbistan arasındaki ilişkiler, özellikle ticaret alanında büyük bir ivme kazanmış durumda. İki ülke arasındaki işbirliği, hem ekonomik hem de stratejik anlamda önem kazanırken, Türkiye’nin Sırbistan’a yönelik ihracatının artmaya devam etmesi bekleniyor. Bu süreç, sanayi sektörlerinin, otomotiv, çelik ve elektronik gibi stratejik alanların ön planda olmasıyla daha da derinleşecek.