Dünya Bankası tarafından hazırlanan raporda, Türkiye'nin geri dönüşüm oranının 2023 itibarıyla yüzde 35'e ulaştığı, ancak bu oranın artırılması ve atık yönetiminde iyileştirmeler yapılmasının gerektiği vurgulandı. Raporda, Türk işletmelerinin döngüsel ekonomi prensipleri doğrultusunda yenilikçi iş modelleri geliştirmeleri ve Ar-Ge yatırımlarını artırmaları gerektiği belirtildi.
Döngüsel ekonomiye geçişin Türkiye'ye, özellikle Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere küresel piyasalarda önemli bir rekabet avantajı sağlayacağına dikkat çekilen raporda, bu modelin benimsenmesiyle Türkiye'nin sürdürülebilir üretim, inovasyon ve ekonomik dayanıklılık alanlarında küresel bir lider olma potansiyeline sahip olabileceği ifade edildi.
"AB'nin Küresel Değer Zinciri Ekosistemi'nde Türkiye'nin Döngüsel Ekonomiye Geçişi" başlıklı rapor, İstanbul ve Brüksel'de düzenlenen iki ayrı toplantıda kamuoyuna tanıtıldı.
TİM BAŞKANI GÜLTEPE: DÖNGÜSEL EKONOMİYE GEÇİŞTEN BAŞKA ÇARE GÖRÜNMÜYOR
Otomotiv, tekstil ve hazır giyim firmalarıyla yapılan görüşmelerden elde edilen verilerle hazırlanan raporu değerlendiren Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, ihracat ailesi olarak döngüsel ekonomiye geçişin stratejik önemini bildiklerini söyledi. Gültepe, "İhracat ülkelerin ekonomik kalkınmasının temel taşı konumunda. Ayrıca sürdürülebilir kalkınmayı sağlamada anahtar rolü oynuyor. Küresel ticaret sisteminde rekabetçi kalabilme konusunda yeşil dönüşüm, döngüsel ekonomi ve sürdürülebilir ekonomiye geçişten başka bir yol görünmüyor. TİM olarak, bu anlayışla ihracatçı firmalarımızın yeşil dönüşüme uyum sağlaması ve süreci fırsata dönüştürebilmeleri için yoğun bir gayretle çalışıyoruz." dedi.
TİCARET BAKAN YARDIMCISI TUZCU: YEŞİL DÖNÜŞÜMDE LİDER OLMAK İSTİYORUZ
Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu da, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yeşil ve dijital dönüşümün ticaret politikalarının merkezine yerleştiğine dikkat çekti. Tuzcu, "Ülkemizin küresel tedarik zincirindeki konumunu güçlendirecek bir fırsat olarak görülen yeşil dönüşüm sürecinde takipçi değil lider olmak istiyoruz. Avrupa Yeşil Mutabakatı ve döngüsel ekonomi kapsamında çıkarılan AB mevzuatlarına ülkemizin uyum sağlanması için kamu kurumları ve özel sektörden tüm paydaşlar ile Yeşil Mutabakat Eylem Planı kapsamında çalışmalara kararlılıkla devam ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DİREKTÖRÜ LOPEZ: YENİLENEBİLİR ENERJİ TÜRKİYE İÇİN FIRSAT
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Humberto Lopez ise, yenilenebilir enerjiye geçişin birçok ülke için sorun oluşturduğunun altını çizdi. Lopez, "Bununla birlikte yenilebilir enerji yatırımları enerji fiyatlarını düşüreceği için Türkiye'ye bir fırsat sunuyor. Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) AB dışındaki tüm ülkelere uygulanıyor. Türkiye SKDM konusunda en hızlı harekete geçen ve bu düzenlemeyi olumlu etkiye dönüştüren ülkelerden biri oldu." ifadelerini kullandı.
DÜNYA BANKASI RAPORUNDA ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR ŞÖYLE:
· Türk İşletmelerinin Dönüşüm İhtiyacı: Türkiye Gümrük Birliği (GB) ortağı olarak AB'nin döngüsel ekonomi mevzuatları kapsamında getirilen yeni pazara giriş kurallarına uyum sağlamak için önemli bir dönüm noktasından geçiyor. Bu süreç Türkiye'ye hem çevresel sürdürülebilirlik hem de küresel piyasalarda rekabet avantajı sunacak.
· Döngüsel Ekonominin Avantajları: Döngüsel ekonomi, kaynakların daha verimli kullanılması, geri dönüşümün artırılması ve ekonomik dayanıklılığın güçlendirilmesini sağlayacak.
· Hafif ve İddialı Dönüşüm Senaryoları: Türkiye'nin döngüsel ekonomiye geçişinde kaynakların daha etkin kullanımı için iki alternatif öne çıkıyor. Hafif geçiş senaryosu yeniden kullanım ve geri dönüşümü esas alıyor. İddialı geçiş senaryosu ise, inovatif ekosistemin geliştirilmesi, dijitalizasyon, kalifiye yeşil istihdamın geliştirilmesi, ürünlerin, iş modellerinin ve finansmanın kapsamlı bir şekilde yeniden tasarımını içeriyor.
· Teknoloji Kullanımı ve Dijitalleşme: Kaynak verimliliğini artırmak için Türk işletmelerin ileri geri dönüşüm teknolojileri ve dijital altyapıları benimsemesi kritik önem taşıyor.
· AB ile Uyumluluk: Türkiye'nin, AB'nin yeni mevzuatlarına uyum sağlaması, pazar erişimini korumak ve rekabet gücünü artırmak açısından önem arz ediyor.
· Geri Dönüşüm Ekosistemi: Türkiye'de geri dönüşüm oranı 2023 itibarıyla yüzde 35'e ulaştı. Bu oranların artırılması ve atık yönetiminde iyileştirmeler yapılması gerekiyor.
· Yeşil Yetenekler ve Bilinçlendirme: Çalışanların yeşil ekonomiye uygun beceriler kazanması ve toplumun bu dönüşüm hakkında bilinçlendirilmesi uzun vadeli başarının anahtarı olarak görülüyor.
· İnovasyon ve Ar-Ge: Türk işletmelerinin döngüsel ekonomi çerçevesinde yenilikçi iş modelleri geliştirip Ar-Ge yatırımlarını artırmaları gerekiyor.
· Kamu-Özel Sektör İşbirliği: Kamu ve özel sektör arasında güçlü bir koordinasyon, döngüsel ekonomi geçişinde başarı için hayati önem taşıyor.
· Türkiye'nin Küresel Liderliği: Türkiye, döngüsel ekonomiyi benimseyerek, sürdürülebilir inovasyon ve ekonomik dayanıklılık alanlarında küresel bir lider olma potansiyelini barındırıyor.