Ev Sahipleri için Yüzde 25 Zam Sınırını Aşma Yolları

Son zamanlarda, Türkiye'deki ev sahipleri, kira oranlarını yüzde 25'in üzerine çıkarmak için alternatif yöntemlere başvurmaya başladı. Bu yöntemler, yükselen yaşam maliyetleri ve ev sahipleri ile kiracılar arasındaki sürtüşmelerin artmasıyla daha da popüler hale geliyor. Yeni Taktik: Uyarlama Davası 2024 yılında, ev sahiplerinin yapabileceği maksimum kira artışı yüzde 25 ile sınırlıdır. Ancak, son zamanlarda, hukukçular ev sahiplerinin bu sınırı aşmak için "uyarlama davalarına" daha sık başvurduklarını gözlemledi. Bu davalar, kira sözleşmesinin imzalandığı zamanda taraflar tarafından öngörülemeyen olağanüstü durumlar meydana geldiğinde açılabiliyor. Eğer mevcut kira, piyasa koşulları nedeniyle düşük kalıyorsa, ev sahibi, kiranın yeniden değerlendirilmesi için uyarlama davası açabilir. Enflasyonun yüksek olduğu bu dönemde, kiraların gerçek değerlerinin altında kalması nedeniyle bu tür davaların sayısında bir artış görülüyor. Kira Değerlendirmesi ve Uyarlama Davaları Uyarlama davalarında, kiracının ödediği kira miktarının piyasa değerinin altında olduğunun kanıtlanması gerekiyor. Bu, genellikle bir bilirkişi raporu ile sağlanır. Ancak, sadece düşük kira bedeli, davanın kabul edilmesi için yeterli bir neden değildir. Kiranın düşük olması, öngörülemeyen bir duruma bağlı olmalıdır. Örneğin, eğer kiracının ödediği kira, güncel piyasa değerinden çok daha düşükse, bu durum öngörülemeyen bir durum olarak değerlendirilebilir. Dava Süreçleri ve Dikkat Edilmesi Gerekenler Bu tür davaların sonuçlanması genellikle uzun zaman alabilir. Bu nedenle ev sahiplerinin, bu yolu denemeden önce tüm faktörleri dikkate almaları önemlidir. Ayrıca, kira artışını yüzde 25'in üzerine çıkarmak için uyarlama davası açmak isteyen ev sahiplerinin, kiranın düşük kalmasının öngörülemeyen bir duruma bağlı olduğunu kanıtlamaları gerekmektedir. Kiracıların da Hakları Var Ev sahiplerinin yanı sıra, kiracıların da benzer durumlarda dava açma hakları bulunuyor. Gayrimenkul Hukuku Uzmanı Avukat Hikmet Güngör'e göre, geçmişte pandemi gibi olağanüstü durumlar nedeniyle zarar gören kiracılar da uyarlama davası açabilir. Örneğin, bir bölgede kiralarda önemli bir düşüş yaşanırsa, kiracılar da kira bedelini düşürmek için dava açabilirler. Ancak, günümüz piyasa koşullarında, bu tür davaları genellikle ev sahipleri açmaktadır. Bu gelişmeler, Türkiye'deki kira piyasasının karmaşık yapısını ve hem ev sahipleri hem de kiracılar için ortaya çıkan yeni meydan okumaları gösteriyor. Bu durum, kira sözleşmeleri ve anlaşmazlıkların yönetimi konusunda daha fazla dikkat ve bilgi gerektiriyor.