Pasifik Eurasia Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Dur, şirketlerinin geçtiğimiz yıllarda attığı önemli adımlarla Türkiye’nin lojistik sektöründe küresel bir oyuncu olma yolunda önemli bir mesafe kat ettiğini vurguladı. "Pasifik Eurasia kurulduğu günden itibaren demir yolunu ana taşıma modumuz olarak belirledi ve bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürdük," diyen Dur, özellikle Bakü-Tiflis-Kars hattı üzerinden gelişen ticaret ilişkileri ile birlikte, bölgenin lojistik potansiyelinin ortaya çıkarılmasına yönelik pek çok stratejik işbirliği gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Dur, “Ülkemizin doğu coğrafyası ile olan ticaret hacminin geliştirilmesi, Türk Cumhuriyetleri ile olan ilişkilerin güçlendirilmesi amacıyla yaptığımız çalışmalar, bugün Türkiye’nin lojistik anlamında önemli bir merkez haline gelmesine zemin hazırlıyor,” diyerek şirketlerinin 2024 yılında attığı diğer adımları da detaylandırdı.
Pasifik Eurasia ilk üç Demiryolu Tren İşletmecisinden biri oldu
Nusret Dur, 2024 yılı itibariyle iki önemli adım attıklarını belirtti. "İlk adımımız, demiryolu tren işletmeciliği şirketimizi kurarak bu alandaki faaliyetlerimize başladık," dedi. Pasifik Eurasia, Türkiye’deki demiryolu taşımacılığını serbestleştiren 2013 tarihli kanun kapsamında özel sektör olarak bu alanda faaliyet gösteren ilk firmalardan biri oldu. Dur, bu gelişmenin şirketin uluslararası taşımacılık alanındaki potansiyelini artırdığını belirterek, “Uluslararası taşımacılık yapan ilk demiryolu taşımacısı olmamız bizim için 2024’ün en önemli adımlarından biriydi,” dedi.
Bunun yanı sıra, yeşil lojistik belgesini aldıklarını belirten Dur, "Demiryolu taşımacılığı, Avrupa’daki çevre dostu taşıma modlarından en önemlisi ve 2026 itibariyle Avrupa’da daha fazla tercih edilecek. Biz de bu alandaki yatırımlarımızı hızla tamamlayarak yeşil lojistik belgemizi aldık," dedi.
Çin ile İşbirlikleri ve Orta Koridor’un sağladığı avantajlar
Pasifik Eurasia’nın 2024 yılındaki diğer önemli gelişmesi, Çin ile olan işbirliklerini derinleştirerek, ülkemizi lojistik bir merkez haline getirme yönünde attıkları adımlar oldu. "Çin, dünyanın en büyük fabrikası ve lojistik trafiği çok büyük. Biz de orta koridor üzerinden bu trafiği Türkiye’ye çekmek için ciddi yatırımlar yapıyoruz," diyen Dur, Bakü-Tiflis-Kars hattındaki kapasite artışıyla birlikte, bu hattın yılın ikinci yarısından itibaren yeniden faaliyete geçtiğini belirtti.
Dur, "2024 yılının ikinci yarısı itibariyle Bakü-Tiflis-Kars hattındaki kapasite artışı, şirketimize ciddi bir ciro artışı sağlayacak. Bu hattın yük eleştirme kapasitesi 1 milyon tondan 5 milyon tona çıkarıldı," dedi. Ayrıca, Pasifik Eurasia’nın Çin ile yaptığı ticaretin büyümesinin, şirketin ciro hedeflerini de etkilediğini belirterek, 2024 yılında 50 milyon dolarlık bir ciro hedeflediklerini ifade etti.
Türkiye'nin Lojistik Üssü Olma Yolunda
Dur, Türkiye’nin altyapısının lojistik bir üs haline gelmesi için yapılan çalışmaların önemli olduğuna dikkat çekti. "Devletin 2053 Lojistik Master Planı çerçevesinde demir yolunun hızlandırılması, altyapı yatırımları ve sinyalizasyon çalışmaları, Türkiye’nin lojistik bir merkez haline gelmesini sağlayacak," diyerek, ülkemizin bu alanda nasıl bir avantaj sağlayacağına dair şunları söyledi: "Türkiye'nin altyapısı, lojistik merkezi haline gelmeye çok uygun. Biz de bu alanda gerekli yatırımlarımızı yaparak ülkemizin bu hedefe ulaşmasına katkı sağlamaya devam edeceğiz."
Çin ile Yapılan Görüşmeler ve Yeni Anlaşmalar
Pasifik Eurasia’nın Çin ile gerçekleştirdiği önemli görüşmeler de 2024 yılına damgasını vurdu. Dur, Çin’in Chongqing ve Yiwu şehirleriyle yapılan anlaşmalarla ilgili şunları belirtti: "Chongqing ile imzaladığımız çerçeve sözleşmesi doğrultusunda haftada bir tren seferiyle başlayıp, daha sonra haftada üçe çıkacak şekilde taşımacılığa başladık. Bu seferler, Çin ile Avrupa arasındaki yük taşımacılığını kolaylaştıracak."
Ayrıca, Yiwu şehri ile yapılan görüşmelerde, küçük ticaret hacimlerinin konsolide edilerek Avrupa’ya taşınabileceği konusunda bir anlaşma yapıldı. Dur, "Yiwu’daki elektronik ticaretin kalbi olan firmalarla yaptığımız görüşmelerde, bu tür küçük ticaret hacimlerini konsolide ederek orta koridor üzerinden Avrupa’ya taşıyabileceğimizi onlara aktardık ve süreç ilerlemeye başladı," dedi.
"2025’te Türkiye’nin lojistik bir üs olarak yükseldiğini görmeyi umuyoruz”
Nusret Dur, 2025 yılından itibaren bu projelerin meyvelerini görmeyi beklediklerini belirtti. "2025’te bu projelerin daha fazla sonuç vermesini ve Türkiye’nin lojistik bir üs olarak yükseldiğini görmeyi umuyoruz. Amacımız, Çin’den Avrupa’ya olan yük akışının Türkiye üzerinden kesintisiz şekilde sağlanması ve Türkiye'nin bu merkezi kullanarak lojistik sektördeki gücünü pekiştirmesi," diyerek sözlerini noktaladı.