Alanında Avrasya’nın en büyük fuarı olan Maden Türkiye Fuarı ziyaretçilerine kapılarını açtı. 9 salon ve açık alanda 47.500m2’de 700’ün üzerinden katılımcı firmanın ziyaretçilerini beklediği fuarın açılışına TOBB Madencilik Meclisi Başkanı İbrahim Halil Kırşan katıldı. Açılış konuşmalarında değerli hocaları Prof. Dr. Güven Önal'ı anan Başkan Fuar Dergisi mikrofonlarımıza değerlendirmelerde bulundu.
Maden Türkiye Fuarı’nın dünyada ilk üç arasında, yakın coğrafyamızda ise birinci pozisyonda olduğunu vurgulayan Başkan, ‘’Aslında Türkiye'de en büyük organizasyon yılda bir yapılıyor, biliyorsunuz. Bu seneye baktığımız zaman, aslında muazzam bir katılım var. Geçen seneyi de katlamış durumda. 40 bin metreye yakın bir brüt alanda, 700'e yakın firma katılıyor ve 38 ayrı ülkeden de katılımcı var. Bu hakikaten Türkiye adına gurur verici. Eskiden sektörümüz birçok makinesini dışarıdan ithal ediyordu. Şimdi dışarıdan ithal etmediğimiz gibi birçok noktada ihracatçı pozisyondayken maden sektörünün geldiği nokta açısından önemli bir yere taşımış oluyor’’ diyerek maden sektörü açısından ülkemizin hakikaten iyi bir noktada olduğunu belirtti.
Başkan, ‘’Maden potansiyelimiz çok zengin. Dolayısıyla, yeraltında bekleyen madenlerimizi hızlı bir şekilde ekonomiye kazandırmak, cari açık üzerinde baskı oluşturan maden ithalatını azaltarak maden üretimimizi artırmak ve dışarıya ödediğimiz dövizi Türkiye'de tutmak Türkiye açısından önem arz ediyor. Eğer bunu gerçekleştirebilirsek cari açığın ortadan kalkması demek, kişi başına düşen milli gelirden tutun birçok ekonomik göstergede ciddi bir düzelme şeklinde kendini gösterecek. Lider bir sektör olan maden sektörüne gerekli önem verildiği takdirde, ben inanıyorum ki bu fuarlar katlanarak büyük kapasitelere, büyük metrekarelere ve büyük firma sayılarına ulaşacak. Bu da haliyle ülkemizi önemli bir noktaya, bir üst lige taşıyacak şekilde bir pozisyon vaad ediyor’’ ifadelerini kullandı.
Kırşan, madencilik sektörünü şu ifadelerle değerlendirerek 2024 hedeflerini iletti: ‘’2023’te pandeminin etkileri halen devam ediyordu. Dolayısıyla, orada üretimde düşüşler oldu. 2022'de 6,5 milyar dolar olan ihracatımız geçen sene 2.75 milyar dolara geriledi. Jeopolitik risklerin burada da tesiri vardı maalesef, özellikle Ukrayna-Rusya arasındaki savaş, daha sonra İsrail'deki savaş, bir miktar ihracatımızı olumsuz etkiledi. Ancak sektörümüzü ciddi bir toparlanma içinde görüyoruz. Göreceli olarak üstün olduğumuz birçok maden var. Bugün ülkemizde bor ihracatımız yılda 1 milyar doların üzerinde. Keza trona ihracatı 1 milyar dolara yaklaşmış durumda. İki tane büyük ana kalem olarak bunları sayıyoruz. Bunların yanı sıra kurşun, bakır, çinko, demir, ve endüstri hammadde diyebileceğimiz kil, kömür, feldspat, bentonit gibi birçok alanda ciddi üretimlerimiz var ve bu üretimlerimiz de iyi bir noktada, iyi bir şekilde artacak gibi duruyor. Haliyle, bu da ülkemizin maden sektörünü önümüzdeki yıllarda çok güzel günler bekliyor diyebiliriz. Mevzuat yönüyle bazı problemler var, özellikle orman izinlerinden kaynaklı sıkıntılarımız var. Bunları aşabilir de madenimizin önünde engel olarak görülen bazı mevzuat düzenlemeleri yapılırsa, ülkemiz ve sektörümüz bu manada çok daha iyi bir noktaya taşınmış olacak’’ şeklinde konuştu.