Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla İstanbul’da açıklanan 2024 yılı ihracat verilerine göre, Türkiye’nin ihracatı 262 milyar dolara ulaştı. Geçen yıl en büyük katkıyı otomotiv sektörü sağlarken, 37,2 milyar dolarla ihracat şampiyonu oldu. Kimyevi maddeler 30,8 milyar dolarla ikinci sırada yer alırken, hazır giyim ve konfeksiyon ise 17,9 milyar dolarla üçüncülük elde etti.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, enflasyonla mücadele ederken sanayinin korunması ve üretim kapasitesinin zarar görmemesi gerektiğine vurgu yaparak, tüm sektörlerin eşit şekilde desteklenmesi gerektiğini belirtti. Gültepe, Türkiye'nin üretim üssü konumunu güçlendirmek için hiçbir sektörün dışlanmaması gerektiğini ifade etti.
Küresel pazarlarda talep yavaşlamasına ve emek yoğun sektörlerdeki rekabet sorunlarına rağmen, Türkiye’nin ihracatında 2024 yılında 2023’e göre yüzde 2,5’lik bir artış yaşandı. Bu artış, 2024’te de devam eden ihracat trendini ortaya koyuyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2024 yılı ihracat verilerini İstanbul'da düzenlenen bir toplantıda açıkladı. Toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu da katıldı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, toplantıda yaptığı konuşmada, 2023’ün ardından 2024 yılının da ihracatçılar için zorlu geçtiğine dikkat çekti. Küresel talebin yavaşladığını ve emek yoğun sektörlerin rekabet gücünün zayıfladığını belirten Gültepe, bu zorluklara rağmen ihracatçıların kayıplarını telafi etmek için yoğun bir çaba sarf ettiklerini ifade etti.
Gültepe, bu yıl 58 ülkeye 135 heyet düzenlediklerini ve 350’ye yakın fuara katıldıklarını belirterek, düzenlenen heyetlerde 35 bin ikili iş görüşmesi gerçekleştirdiklerini söyledi. Ayrıca, dünyanın çevresini 14 kez dolaşacak kadar mesafe kat ettiklerini ve 15 bin 106 firmayı ihracat ailesine kattıklarını belirtti. Gültepe, Türkiye'nin küresel ihracattaki payının yüzde 1,08’e yükseldiğini de duyurdu.
TİM Başkanı, "59 ülkede ihracat rekoru kırdık. Geçen yıl 262 milyar dolara ulaşan ihracata en büyük katkıyı yine otomotiv sektörü verdi. Otomotiv 37,2 milyar dolarla ihracat şampiyonu olurken, kimyevi maddeler 30,8 milyar dolarla ikinci, hazır giyim ve konfeksiyon 17,9 milyar dolarla üçüncü sırada yer aldı. Otomotiv, elektrik ve elektronik, savunma ve havacılık, meyve ve sebze ile kuru meyve mamulleri olmak üzere beş sektörde en yüksek yıllık değerlere ulaştık. Bütün bu çalışmalarla rekabetçilikte yaşadığımız zorluklara, bölgemizdeki çatışma ve istikrarsızlıklara rağmen 262 milyar dolarla ihracata yeni bir rekora imza attık. Hizmet ihracatında ise hedeflerimizi aştık. Küresel mal ihracatındaki payımızı yüzde 1,08’e çıkardık. İhracatçılar olarak her zaman daha iyisini başarabileceğimizi biliyoruz. Bu bilinçten hareketle şimdiden 2025 için 280 milyar dolarlık ihracat hedefimize odaklandık.” ifadelerini kullandı.
KUR VE ENFLASYONUN DENGELİ GİTMESİ GEREKİYOR
Üretim ve ihracatın Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunun altını çizen Mustafa Gültepe, 2025 ve 2028 hedeflerine ulaşabilmeleri için lokomotifi daha da hızlandırmak durumunda olduklarının altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Sizden hızımıza hız katmanızı bekliyoruz, desteğiniz devam ettikçe her hedefe ulaşacağımızı biliyoruz.” diye seslenen Gültepe, şunları söyledi:
“Enflasyonla hep birlikte mücadele ederken, sanayimizin korunması ve üretim kapasitemizin zarar görmemesi en büyük önceliğimiz olmalıdır. Hiçbir sektörümüzü, hiçbir ihracatçımızı ayrıştırmadan, değersiz ya da önemsiz görmeden ülkemizin üretim üssü konumunu güçlendirmeliyiz. Özellikle önde olduğumuz ve dünyaya adımızı duyurduğumuz sektörlerdeki avantajlarımızı kaybetmemeli ve bu avantajları kalıcı hale getirmeliyiz. Cari dengeyi ihracatı daha çok artırarak iyileştirmeliyiz. Son dönemde, ihracatçılarımız rekabetçiliklerini kaybetmeye başladı. Ülkemizde yatırım, üretim ve istihdam ortamını iyileştirerek, yurtdışına giden veya gitmeyi planlayan firmaların önüne geçmeliyiz. Bu noktada, özellikle finansman maliyetlerimizin düşürülmesi, ekonomi programında kur ve enflasyonun dengeli gitmesi, ihracatçılarımıza nefes aldıracaktır. Merkez Bankası aralık ayında faiz indirimiyle ilk adımı attı. Uygun finansman imkânlarının çeşitlendirilmesi için ekonomi yönetimimizin desteklerini bekliyoruz. Yeni asgari ücretle birlikte bin liraya çıkarılan işveren desteği için şükranlarımızı sunuyoruz.
Öte yandan, KOBİ’lere sağlanacak 2500 liralık desteğin şirket büyüklüğü gözetilmeksizin tüm emek yoğun sektörlere verilmesini zatıalinizden istirham ediyoruz.”
İHRACATÇILARIMIZA YENİ SAHALAR AÇMAK STRATEJİK ÖNCELİĞİMİZ OLMALI
Mustafa Gültepe, Türkiye’nin dünyada en fazla ithalat yapan ilk 10 ülkedeki pazar payının yüzde 0,6 olduğunu hatırlattı. Bu ülke pazarlarından daha fazla pay alabilmek için diplomasinin ve ticaretin imkânlarını daha aktif kullanmak gerektiğini vurgulayan Gültepe, “Gümrük duvarlarının yükseltilmesi ve ticaret savaşları, büyük risk oluşturmaya devam ediyor. İhracatçılarımıza yeni sahalar açmak ve bu risklerin önüne geçmek stratejik önceliğimiz olmalıdır.” diye konuştu.
Mustafa Gültepe, talep ve beklentilerinin karşılanması halinde 2025’i gururla paylaşacakları bir performansla tamamlayacaklarına inandığını sözlerine ekledi.