EKONOMİ

CYBERDYNE teknolojisi ile Türkiye giyilebilir robot teknolojisinde merkez üssü olacak

Abone Ol

21. Yüzyılın Buluşu Ödülü’ne layık görülen giyilebilir robot teknolojisi HAL’in yaratıcısı olan Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai, Cyberdyne şirketiyle Türkiye’ye yönelik iş birliğini duyurdu. Yapılan anlaşma doğrultusunda, Türkiye’nin giyilebilir robot teknolojisinde Orta Doğu ve Türkî Cumhuriyetler’de merkez üs konumuna gelmesi hedefleniyor. Nörorehabilitasyon alanında çığır açan HAL (Hybrid Assistive Limb) robotları, Türkiye’nin de katkısıyla bu bölgelerdeki hastaların tedavisinde kullanılmaya başlanacak.

HAL robotları, MS, omurilik yaralanmaları, serebral palsi, yaşlılık ve spor yaralanmaları gibi çok çeşitli durumlarda hastalara hareket kabiliyetini yeniden kazandırıyor. Teknolojinin en önemli özelliklerinden biri, hastanın beyninden gelen sinyalleri okuyarak kaslara destek sağlaması ve tedavi sürecini hızlandırması. Prof. Dr. Yoshiyuki Sankai’nin açıklamalarına göre, bu teknoloji sinir sisteminin yeniden eğitilmesine de olanak tanıyor. Sankai, İstanbul’da Cyber Robotic Center tarafından düzenlenen “Cybernicx Future: Geleceğe Adım” panelinde HAL teknolojisini katılımcılara tanıttı. Panelde ayrıca ileri sağlık teknolojileri, nörorehabilitasyon çözümlerinin sağlık alanındaki yeri ve Türkiye ile yapılacak iş birlikleri de masaya yatırıldı.

Prof. Dr. Sankai, HAL teknolojisinin işleyişine dair Fuar Dergisi mikrofonlarımıza şu açıklamada bulundu: “HAL teknolojisi çok özel bir teknolojidir. Bu teknoloji, beyin sinir sinyallerini kullanmaktadır. İnsan bazen hareket etme isteği duyar, bu durumda beyin niyet sinyalleri üretir. Bu niyet sinyalleri, omurilik, motor sinir ve kaslara, ardından kalbe iletilir. İnsan hareket etmek istediğinde bu sistem çalışmaya başlar ve aynı anda içsel insan duyusal sinyalleri, insan ile robot arasındaki geri besleme döngülerini kurmak için beyne geri iletilecektir.”

Sankai, teknolojinin çeşitli hastalıklarda kullanım alanlarını genişletme hedeflerine de değindi: “Dünyada spinal müsküler atrofi (SMA), ALS ve kas distrofisi gibi hastalıkların tedavi yöntemleri yok. Ancak HAL teknolojisi bu gibi ilerleyici nöromüsküler hastalıklarda kullanımda. Bunun yanı sıra omurilik yaralanması ve inme gibi durumlarda da kullanılmakta. Bir sonraki hedefimiz ise Parkinson hastalığı.”

Cyberdyne, şu an Almanya, Malezya ve ABD dahil olmak üzere yaklaşık 20 ülkede aktif olarak faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin genç nüfus yapısı ve güçlü altyapısına dikkat çeken Prof. Sankai, Türkiye ile kurulan ortaklığın bu nedenle çok değerli olduğunu belirtti: “Türkiye genç ve güçlü bir ülke. Farklı kültürlerin bir arada bulunduğu bir coğrafya ve bu çok önemli. Şu anda mevcut nesil ve bir sonraki nesil için güncellenmiş versiyonları Türkiye’de geliştiriyoruz. Türkiye’deki ekiplerle zaten mükemmel bir ilişkiye sahibiz ve bu ilişkileri genişleterek Türkiye üzerinden diğer ülkelere bu teknolojileri dağıtmayı amaçlıyoruz.”

Arge ve Berton Robotik Yönetim Kurulu Başkan Vekili Gülnihal Sezer de, Türkiye'nin bu iş birliğindeki rolüne vurgu yaptı ve duyduğu gururu ifade etti. Sezer, projeye olan inancını şu sözlerle dile getirdi: “Türkiye için önemli olduğunu düşünüyorum. Böyle bir teknolojiyi kendi ülkemize getirdiğimiz için gurur duyuyorum. Diagenics Arge ve Berton Grup olarak bu yolculuğa 5 yıl önce başladık. Türkiye'nin, teknoloji, akademi ve bilimsel yönde bir merkez üssü olmasını hedefledik ve bugün, açılışını ve panelini gerçekleştirdik. Türkiye’nin yaklaşık 36 tane robotu var, bunların 4 tanesi ise dünyada ilk defa çocuk robotu olarak Türkiye’de, Japonya'dan sonra devrede. Sağlık turizminde de Türkiye çok güçlü bir ülke. Neden çocuklar konusunda da bir merkez üs olmasın dedik. Bu teknolojiyi sadece sağlık alanında değil, daha geniş kapsamlı bir inovasyon sürecinin parçası olarak düşünüyoruz.”

Sezer, Cyberdyne ile yürütülen çalışmaların tarihsel kökenlerinden de bahsederek, Japonya ve İtalya gibi ülkelerin projeye dahil olduğunu belirtti. İtalya’nın önemli üniversiteleri olan La Sapienza ve Politecnico di Milano ile yapılan iş birliklerinin yanı sıra, Türkiye’ye yeni bir uluslararası telematik üniversitenin de giriş yaptığını açıkladı. Bu üniversitenin Türkiye’de gerçekleştireceği akademik çalışmaların, uluslararası sertifikasyon sürecine taşınacağını belirten Sezer, hedeflerini şu sözlerle özetledi: “Dünyanın dört bir yanından, birçok sektörden insan Cybernicx ve Cyberdyne deneyimine ulaşabilecek. Gençlerimizi, yeni nesilleri bu proje ile daha donanımlı hale getireceğiz.” 

Türkiye ile Japonya arasındaki bu iş birliği, Türkiye’yi giyilebilir robot teknolojisinde bölgesel lider konumuna taşımayı hedeflerken, sağlık ve nörorehabilitasyon alanında devrim niteliğinde yeniliklerin kapısını aralıyor.