İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, 2025’in yapay zeka teknolojileri için dönüm noktası olacağını belirterek, Türkiye'nin bu alandaki gelişimini güçlendirecek stratejiler geliştirme çabalarını vurguladı. Avdagiç, 2025'in "yapay zekada yardımcı pilotlardan bağımsız olarak kullanılabilen otomatik makinelere geçiş yılı" olarak anılacağını ifade etti.
Avdagiç, yapay zekanın yalnızca bireysel işletmeleri değil, tüm ülke ekonomilerini şekillendirdiğini belirtti. "Yapay zeka, iş yapı şekillerini yeniden tanımlıyor, ülke ekonomilerini şekillendiriyor. 2025 yılında yapay zekaya, yardımcı pilotlardan bağımsız olarak seçim yapabilen otonom araçlar gibi teknolojilere geçiş yapılacak" dedi. Bu bağlamda, yapay zeka uygulamalarının endüstriyel alanlara hızla entegre olacağını ve bu sürecin tüm dünyada geniş yankılar uyandıracağını belirtti.
Yapay Zeka Yarışında Türkiye’nin Konumu
Türkiye'nin, yapay zeka teknolojisinde güçlü bir yer edinmesi gerektiğine dikkat çeken Avdagiç, "Yapay zeka yarışında Türkiye'nin kendisini güçlü bir şekilde göstermesi, uluslararası düzeyde geniş dikkat çekecektir" ifadelerini kullandı. 2025 itibariyle dünya genelinde iş gücünün önemli bir kısmının yapay zeka tarafından etkilenmesi bekleniyor. Avdagiç, Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) tahminlerine atıfta bulunarak, yapay zekanın dünya genelindeki işlerin neredeyse yüzde 40'ını etkileyeceğini vurguladı.
Avdagiç, yapay zekanın gelişimiyle birlikte, etik ve güvenlik konularının da büyük önem kazandığını ifade etti. "Yapay zekanın etik ve güvenlik tarafı tüm dünyanın tartışabileceği önemli bir konu olacaktır. Risklerden kaçınmak ve insan haklarını korumak için, etik yapay zeka operasyonlarının hayatımıza girmesi gerekecek" dedi. Bu alanda, üreticilerin ve uzmanların, yapay zekanın bireysel hakları, mahremiyet ve manipülasyon gibi temel değerlere uygun bir şekilde geliştirildiğine emin olmaları gerektiği üzerinde durdu.
2025 yılında, yapay zekanın birçok farklı sektörde devrim yaratacağı öngörülüyor. Avdagiç, Google’ın AI laboratuvarı DeepMind tarafından geliştirilen AlphaFold2 gibi örneklerin, yapay zekanın potansiyelini gözler önüne serdiğini belirtti. Bu tür yapay zeka uygulamaları, sağlık sektöründen perakende sektörüne kadar birçok alanda büyük yenilikler yaratacak.
İTO'nun Yeni Projesi: Üretken Yapay Zeka ve İş Dünyasına Etkisi
İstanbul Ticaret Odası, Türkiye'deki firmaların dijital dönüşüm sürecinde yardımcı olmak amacıyla yeni bir projeye imza attı. "Üretken Yapay Zekanın İş Dünyasına Etkisi Projesi" ile, üretken yapay zekanın, iş gücünü daha verimli hale getirecek ve sektörel gelişmeleri hızlandıracak adımlar atılacak. Bu proje, özellikle üretken yapay zekanın ticaret sektöründe nasıl faydalar sağlayabileceğini, iş süreçlerini nasıl daha etkin hale getireceğini ve rekabet avantajı sağlayabileceğini inceleyecek.
Avdagiç, perakende, sağlık, medya, bankacılık ve finans, e-ticaret, otomotiv, tekstil, inşaat ve eğitim gibi alanlarda üretken yapay zekanın kullanılabilirliğinin inceleneceğini belirtti. Ayrıca, bu teknolojilerin ticaret sektöründe pazarlama stratejileri, hedef kitlenin oluşturulması, tedarik zinciri yönetimi ve otonom üretim sistemleri gibi birçok alanda büyük yenilikler getireceğini ifade etti.
Yapay zeka, ticaret sektöründe birçok alanda rekabet avantajı sağlamak için kullanılıyor. Bu teknolojinin faydaları arasında odaklanmış pazarlama stratejileri, chatbot ve sanal asistanlar, duygu analizi, tedarik zinciri yönetimi ve lojistik gibi uygulamalar yer alıyor. Avdagiç, bu uygulamaların çok yakında hayatımıza gireceğini belirterek, yapay zekanın ticaretin dijital çağda daha verimli ve rekabetçi bir hale gelmesine olanak sağlayacağını kaydetti.
İstanbul Ticaret Odası'nın yaptığı açıklamalar, Türkiye'nin yapay zeka alanındaki potansiyelinin arttığını ve bu teknolojiyi endüstriyel uygulamalarla entegre etme yolunda büyük adımlar attığını gösteriyor. İTO'nun "Üretken Yapay Zekanın İş Dünyasına Etkisi Projesi" gibi girişimler, Türkiye'nin gelecekteki dijital dönüşümde daha güçlü bir yer edinmesini sağlayacak.
Yapay zekanın etkisiyle birlikte, 2025 yılında dünya genelindeki birçok sektör büyük bir dönüşüm yaşayacak. Bu süreçte, etik kurallar ve teknolojik gelişmelerin dikkatli bir şekilde yönetilmesi, başarı için kritik önem taşıyacak.