Endüstriyel mutfak alanında Türkiye'nin en büyük firmalarından olan Empero, yeni fabrika yatırımlarına hazırlanıyor. Konya'da 100 bin metrekarelik bir yer aldıklarını ve tüm fabrikaları tek bir alana toplayacaklarını ifade eden Empero Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Topuz, çalışan sayısının da yaklaşık iki katına çıkacağını söyledi. Ana ihracat pazarları Avrupa olsa da özellikle son 3 yıldır Amerika'ya yoğunlaştıklarını ve bölgeye yönelik yeni ürünler hazırladıklarını kaydeden Topuz, fiyat anlamında Amerika'nın çok büyük avantaj sağladığının altını çizdi. Dolar kuru ile ilgili tartışmalara da değinen Topuz, bir ihracatçı olarak kurun yükselmesini ekonomiyi bozacağı için istemediğini ancak devletin şu anda yüzde 2 olan döviz dönüşüm desteğini yüzde 5-6’ya çıkartıp sorunu çözebileceğini vurguladı.
Türkiye'nin en büyük endüstriyel mutfak ekipmanları üreticilerinden olan Empero, yeni yatırımlarla hem istihdamı artırıyor hem de ihracat potansiyelini yükseltiyor. Konya'da başladıkları 20 bin metrekarelik yeni fabrika yatırımının bittiğini, şimdi de 100 bin metrekarelik bir yer aldıklarını ifade eden Topuz, 2 milyar liraya yakın toplam bir yatırımla tüm fabrikaları buraya toplayacaklarını belirtti. Yeni yatırımla kapasiteyi ve istihdamı ikiye katlayacaklarını söyleyen Topuz, çalışan sayısının 1.300'lere yükseleceğini kaydetti.
İhracatta ana pazarlarının Avrupa olduğunu ancak özellikle son 3 yıldır Amerika kıtasına odaklandıklarını kaydeden Topuz, bu pazarlara girebilmek için sadece belgelendirmeye 1 milyon TL harcadıklarını söyledi. Empero olarak 50'ye yakın üründe belgelerinin olduğunu ve Amerika pazarına tamamen hazır olduklarını ifade eden Topuz, "Amerikan kalitesine uygunluk belgeleri için çok önemli çalışmalar yaptık. Bir ürün için yaklaşık 40-50 bin dolar arası para harcıyorsunuz ama bu ürünü satıp satamayacağınız belli değil. Bizim firmalarımız da genelde KOBİ ölçekli olduğu için bu paralar onlara çok yüksek geliyor. Herkes istiyor ki ben bundan sipariş alayım da sonra belge alayım. Ama bu senin sipariş alma şansını kafadan öldürüyor." dedi.
"Bizim girişimiz diğer Türk firmalarına da yarayacak"
Kendilerinin Amerika pazarına girişinin diğer Türk firmaları açısından da çok önemli olduğunun altını çizen Topuz, şöyle devam etti:
"Dubai'ye bundan 25 yıl önce Türkiye'den ilk cihazları ben sattım. Oradakiler ürünleri beğenince bu sefer sipariş vermek üzere Türkiye'den diğer firmalara da bakmaya başladılar. Türkiye zaman içerisinde Dubai pazarına hakim oldu. Amerika pazarında da inşallah benim sayemde Türk firmaları olarak giderek yayılacağız. Biri benden mal alıyorsa, diğerleri de 'bu adamın rakibi yok mudur' diye araştırmaya başlıyor. Önce bir firma pazara giriyor, sonra arkası geliyor. Mesela ben Kolombiya pazarına girdim, arkası gelecek biliyorum. Aynı şekilde Panama'da bir firmayla çalışmaya başladık. Bana fırın grubu ürünlerini ve dolapları nereden alabilirim diye sordular, ben de hemen Konya'daki diğer büyük firmaları önerdim. Yani Panama'ya ben mal satınca dolapçıya da, fırıncıya da, diğerlerine ciddi faydam oluyor."
"Türkiye'ye ithal mal sokmuyoruz"
Endüstriyel mutfak ekipmanları sektörü olarak geçen sene 3,3 milyar dolar ihracat fazlası verdiklerinin altını çizen Topuz, bu seviyenin altına düşmeyi beklemediklerini ifade etti. Sektör olarak Türkiye'ye ithal mal sokmadıklarını vurgulayan Topuz, "Mesela sadece benim şirketim yıllık en az 30 milyon dolara ithalata engel oluyor. Türkiye'ye bakın artık ithal buzdolabı, ithal pişirici, ithal bulaşık makinesi veya diğerleri giremez. Bir şansları yok çünkü Avrupa'dan daha kaliteli ürün üretiyoruz ve tüm dünyaya satıyoruz. Empero olarak bu yıl ihracatta 40 milyon doları bulacağız." dedi.
Son dönemde ihracatçıların en çok şikayet ettiği kurlardaki gidişatla ilgili de konuşan Topuz, şunları söyledi: "Ben geçen sene 1 milyon dolar bozdurarak genel giderlerimi sağlıyordum, şimdi 1,5 milyon dolar bozdurarak sağlıyorum. Ama düşük kurdan en çok etkilenen iş insanlarından biri olsam da dövizin yükselmesini istemiyorum. Bu sefer yine her şeye zam gelecek ve kısır döngü devam edecek. Devlet ihracatı desteklemek için şu anda yüzde 2 olan döviz dönüşüm desteğini belki yüzde 5-6'lara çıkartabilir, ihracatçıya özel bir kur olabilir fakat genel manada döviz çıktığı zaman herkes etkilenir."
"Paslanmaza ek vergi ihracatı ve istihdamı vuruyor"
Son dönemde sektörde en çok konuşulan konulardan bir tanesi de paslanmaz çeliğe getirilen ek vergi. Tencereden tavaya paslanmaz çeliğin kullanıldığı tüm mutfak malzemelerinde fiyatın yükselmesine neden olan ek vergi ve anti damping soruşturması, ihracatı da olumsuz etkiliyor. Bu yıl ihracatın ek vergi sonrasında daralmaya başladığını söyleyen Topuz, yaklaşık 800 milyon dolarlık bir kayıp olacağını ifade etti. Ek vergi sonrası sektörde ciddi anlamda işten çıkarmaların başladığına dikkat çeken Topuz, konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile görüştüklerini, istihdamda ve ihracatta daha fazla kayıp yaşanmaması için bir çözüm beklediklerini dile getirdi.
