Türk iş dünyasının temsilcileri, Ramazan ayının geleneksel sahur programında bir araya geldi. 250’den fazla kişinin katıldığı organizasyon, küresel ölçekte rekabetçiliğin ele alındığı önemli bir platform oldu. Geceye damgasını vuran “Küresel Ölçekte Rekabetçiliği Nasıl Sağlarız?” başlıklı panel, iş dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirdi.

Nasıl Bir Ekonomi Genel Koordinatörü ve Yazarı Vahap Munyar’ın moderatörlüğünü üstlendiği panelde, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve önceki dönem Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger, EVSİD Başkan Vekili Oğuzhan Durmuş, EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, önceki dönem TİM Başkanı İsmail Gülle ve Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) Başkanı Recep Erçin konuşmacı olarak yer aldı.

EVSİD Başkanı Talha Özger, geleneksel hale gelen sahur buluşmalarının iş dünyası için önemli bir dayanışma platformu oluşturduğunu belirterek, küresel rekabetçilik konusunun her yönüyle masaya yatırılmasının büyük bir kazanım olduğunu ifade etti. Özger, “Rekabet gücümüzü artırmanın yolu, yenilikçilik, verimlilik ve sürdürülebilir büyümeden geçiyor. Dijital dönüşüm, yeşil ekonomi ve teknoloji odaklı üretim, küresel pazarda avantaj sağlayan en kritik unsurlar arasında. Özel sektör rekabetçiliğin itici gücü olsa da, kamunun da destekleyici politikalar geliştirmesi büyük önem taşıyor. Küresel rekabeti yalnızca fiyat avantajı üzerinden değil, kalite, inovasyon ve sürdürülebilirlik ekseninde ele almalıyız. Rekabetçilik endeksinde üst sıralara çıkmak için, yenilikçiliği teşvik eden ve özel sektörü güçlendiren stratejiler geliştirmeliyiz.” dedi.

Otomotiv Üretimi Şubatta Yüzde 9 Geriledi Otomotiv Üretimi Şubatta Yüzde 9 Geriledi

KÜRESEL REKABET ANCAK EKOSİSTEMLE OLUR

Ekonomilerin büyümesinde sanayi ve ihracatın çok önemli olduğuna dikkat çeken EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, orta gelir tuzağından çıkabilen ülkelere bakıldığında bunun öneminin çok daha net bir şekilde görülebileceğini kaydetti. Türkiye'nin bu noktada küresel rekabetçiliği sağlaması gerektiğini ancak bunun sadece kur veya faiz gibi tekil enstrümanlarla yapılamayacağını ifade eden Önder, "Bizim bu olaya bir ekosistem olarak bakmamız gerekiyor. Özel sektör içerisindeki tüm paydaşlar ve kamu tarafı bu konulara hep birlikte biraz daha eğilmeliyiz ve iş dünyasının dikkatini biraz daha çekmeliyiz." dedi.

Dünyada küresel rekabetçilik denince akla ilk gelen ülkelerden biri olan Çin'in hem kendisini geliştirdiğini hem de fiyat konusunda çok agresif olduğunu vurgulayan Önder, ABD'nin kendilerine uyguladığı vergilere rağmen bu pazarı kaybetmemek için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Özellikle dijitalleşmeye büyük yatırımlar yaptıklarını ve dijital kaslarını çok geliştirdiklerini anlatan Önder, "Küresel rekabette avantaj sağlamanın yolunun sadece kur, faiz ve enflasyondan geçmediğini çok iyi anlamışlar. Yan sanayinin öneminin farkındalar ve tek bir noktadan tüm üretimi yapabiliyorlar. Örneğin biz cam üretiyoruz ve bu cama softtouch yapacağımız zaman fabrikadan belli uzaklıkta bir yere gönderiyoruz. Çin'de ise yan sanayi gelişince fabrikaların içinde yer açmışlar. Bu firmalar fabrikaya geliyor ve fabrikanın içinde o boyama veya softtouch işlemini yapabiliyor. Böylece lojistik maliyetlerinde kafadan öne geçmiş oluyorlar, daha uygun maliyetle üretim yapabiliyorlar. Ayrıca Çin'den Los Angeles'a yirmi günde 1800 dolara navlun yaparken, biz bunu ancak iki ayda ve 4500 dolara gerçekleştirebiliyoruz." diye konuştu.

REKABETİN ALTIN KURALI VERİMLİLİK

EVSİD Başkan Vekili Oğuzhan Durmuş da rekabetçilik denince akla genel olarak uygun fiyat politikasının geldiğini, ancak rekabetçiliği sadece bununla sınırlamanın doğru olmadığını kaydetti. Rekabetçiliğin, verimlilik, düzgün mal üretme, kalite, markalaşma, hızlı teslim ve yeni ürünler gibi çok fazla boyutu olduğunu vurgulayan Durmuş, şunları söyledi:

"Fakat bana göre rekabetin bir tane altın kuralı var, o da verimlilik. Diğerlerini yapmak belki bütün firmalar için çok kolay olmuyor. Markalaşmayı hepimiz konuşuyoruz ama bir zaman istiyor, bir bedel istiyor. Genellikle Türkiye'deki firmalarımız sermaye yapısı çok güçlü firmalar değil, kendi yağıyla kavrulan firmalar. Dolayısıyla rekabetçilikteki birçok maddeyi birdenbire yapmaları çok kolay değil. Ama verimliliği diğerlerine göre çok masraf ve zaman gerektirmeyen ve biraz daha işin başlangıcı noktası olarak düşünebiliriz. İlk sıraya verimliliği alıp bunun üzerine eğer doğru bir çalışma yaparsak, doğru yerden başlamış oluruz, daha sonra da şu anda henüz gücümüzün yetmediği markalaşma, kaliteli ürün, teknolojik yatırımlara yönelebiliriz."