Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, ayakkabı sektörünün dış ticaret açığının 2025 yılında da artarak devam ettiğini belirtti. İçten, 2024 yılı boyunca 550 milyon dolar olan dış ticaret açığının, 2025 yılının yalnızca ocak ayında 120 milyon dolara ulaştığını ifade etti.

TASD tarafından düzenlenen ve Avrupa’nın en büyük organizasyonlarından biri olan 72. AYMOD Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe’nin katılımıyla açıldı. Açılış töreninde konuşan TASD Başkanı Berke İçten, sektörün son 2,5 yıldır büyük zorluklarla mücadele ettiğini vurguladı.

Özellikle girdi maliyetleri ile döviz kuru arasındaki dengesizlik nedeniyle sektörün rekabetçiliğinin zarar gördüğünü ve ithalatın cazip hale geldiğini söyleyen İçten, şu değerlendirmelerde bulundu:

“2021 yılında 500 milyon dolar, 2022’de ise 350 milyon dolar dış ticaret fazlası vermiştik. Ancak rekabetçilikte yaşanan sorunlar ihracatımızı düşürürken, ithalatta olağanüstü bir artış yaşandı. 2023’te 147 milyon dolar, 2024’te ise 550 milyon dolar dış ticaret açığı verdik. Geçen yıl 24-25 milyon çift olan ithalat, üç kat artarak 76 milyon çifte ulaştı. Ayakkabı dış ticaretinde Türkiye aleyhine oluşan açık 2025’te de büyümeye devam ediyor. Ocak ayında ihracatımız yüzde 14 daralarak 92 milyon dolara geriledi. Buna karşılık ithalat yüzde 54,5 artışla 212 milyon dolara çıktı ve sadece ilk ayda 120 milyon dolarlık açık oluştu.”

İthalata uygulanan verginin yılbaşından itibaren yüzde 10 artırılmasının ve KOBİ ölçeğindeki firmalara personel başına 2 bin 500 liralık istihdam desteği verilmesinin sektöre olumlu yansıdığını belirten İçten, şunları kaydetti:

ESET, MirrorFace APT grubunun expo 2025 ile bağlantılı siber casusluk operasyonunu tespit etti ESET, MirrorFace APT grubunun expo 2025 ile bağlantılı siber casusluk operasyonunu tespit etti

“Bu koruma önlemi ve istihdam desteği sektörümüze nefes aldırdı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Ticaret Bakanımız Ömer Bolat’a ve Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mehmet Fatih Kacır’a teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yüzde 10’luk gümrük vergisi artışının önümüzdeki aylarda ithalatı kısmen de olsa frenleyeceğini umuyoruz.”

HAMMADDE VE YARI MAMUL İTHALATINDAN ÇEKİNMEMELİYİZ

Berke İçten, bu zorlu süreçte özellikle maliyetleri düşürecek politikaların büyük önem taşıdığının altını çizdi. Türkiye’deki üreticinin 16 dolarlık bir ayakkabıda kullanılan malzemeyi Çin’e göre 3,9 dolar daha pahalıya tedarik edebildiğinin altını çizen İçten, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir ayakkabı yaklaşık 50 farklı malzemeden oluşuyor. Ülkemizde yeterli üretimi olmayan suni deri, air file kumaş, tekstil malzemeleri, takviye malzemeler, aksesuarlar ve tabanları ithal etmek durumundayız. Ancak bu malzemelerin ithalatında yüzde 150’ye varan gümrük vergisi ödemek durumunda kalıyoruz. Oysa biz bu malzemeleri katma değerli ürün yapmak için ithal ediyoruz. Dolayısıyla hammadde yarı mamul ithalatından çekinmemeliyiz. Örneğin Vietnam’ın ayakkabıda neredeyse hiç yan sanayisi yok ve yıllık 2,2 milyar dolarlık suni deri ve bir milyar dolarlık taban ihtal ediyor. Vietnam, gümrüksüz ithal ettiği bu malzemeyi işleyerek hem iç piyasanın ihtiyacını karşılıyor hem de yaklaşık 28 milyar dolarlık ayakkabı ihracatı gerçekleştiriyor. Ülkemizde de hammadde ve yarı mamul ithalatında vergi sıfırlanabilir. Yan sanayi için de SGK indirimi, enerji teşviki, kira yardımı ya da teknolojik makinelerle ilgili indirimler düşünülebilir.”

TÜRKİYE YENİ DÖNEMDE ÖNEMLİ BİR ÜRETİM ÜSSÜ OLABİLİR

Berke İçten, piyasada “çakma” olarak adlandırılan ve yıllık 200 milyon çifte ulaşan sahte ayakkabı üretiminin de kayıtlı çalışan firmalar için büyük bir haksız rekabete yol açtığının altını çizdi. Yıllık bir milyon çift kapasiteyle sahte üretim yapan firmalar olduğunu bildiren İçten, şöyle devam etti:

“Sahte üretim, taklit edilen yabancı markalardan daha çok yerli üretime zarar veriyor. Devletimiz ayakkabıdaki kayıtdışı üretim nedeniyle yıllık en az bir milyar dolarlık gelir kaybına uğruyor. Ticaret Bakanlığımız son bir yıldır

sahte üretime karşı denetimlerini artırdı. Ancak denetimlerin şikâyete bağlı olmadan çok daha etkin yapılması gerekiyor. İşini düzgün yapan, vergisini, primini zamanında ödeyen firmalarımızın ayakta kalması gerekiyor. Çünkü ABD’de Donald Trump’ın göreve başlamasıyla birlikte tarife değişiklikleri ve ticaret savaşları küresel markaları farklı lokasyonlarda üretim yapma arayışına itiyor. Eğer sektörü rekabetçi hale getirebilirsek Türkiye bu süreçte önemli bir üretim merkezi haline gelebilir.”  

TİM BAŞKANI GÜLTEPE: EN ZOR DÖNEMİN GERİDE KALDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM

TİM Başkanı Mustafa Gültepe de konuşmasında 36 yıldır düzenlenen AYMOD’un birçok sektöre ilham kaynağı olduğunu söyledi. Avrupa’daki fuarlar kan kaybederken, İstanbul’un son yıllarda birbirinden başarılı organizasyonlara imza attığını vurgulayan Gültepe, “İnanıyorum ki İstanbul’u dünyanın en önemli fuar merkezlerinden biri yapacağız” dedi.

İhracatta güncel konularla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Gültepe, 2022’den itibaren enflasyonda görülen artışın üretimden değil, tüketimden kaynaklandığını vurguladı. Gültepe, şöyle devam etti:

“En zor dönemin geride kaldığına inanıyorum. Enflasyona paralel olarak faiz oranlarının aşağıya inmesiyle beraber, özellikle ikinci yarıdan itibaren sanayiyi ve ihracatı daha fazla destekleyecek politikalar ortaya koyulacağını öngörüyoruz. Sorunlarımızı ilgili bakanlıklarımıza ve kurumlarımıza her fırsatta anlatıyoruz. Üretimde ve ihracatta yaşadığımız sorunların herkes farkında. Ama enflasyonu düşürmeye odaklanan bir program var. Enflasyon belli bir orana inene kadar böyle devam edecek gibi görünüyor. Bizim de bu süreçte verimliliğimizi ve performansımızı artırmamız önemli. Yeşil dönüşüme daha fazla odaklanmak durumundayız.  Deri ve deri mamulleri sektörü özelinde yeni bir eylem planına ihtiyaç var. TİM olarak biz de bu konuda her türlü katkıyı vermeye hazırız.”

 İDMİB BAŞKANI KARACA: DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ İÇİN MASTER PLAN OLUŞTURACAĞIZ

İstanbul Deri ve Deri mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Güven Karaca ise, sektörde kan kaybının 2025’te de devam ettiğinin altını çizdi. Deri ve deri mamulleri sektörü için master plan oluşturmaya karar verdiklerini bildiren Karaca, “Bugünü düşünürken geleceği de kurgulamak zorundayız. Dernek, vakıf ve birlik başkanlarımızla orta vadeli master plan komisyonunu kurduk. İlk önce dünyanın gerçeklerine uygun verimliliği artırmaya odaklanacağız. İnşallah yıl sonuna kadar sektörün master planını devreye alacağız.” diye konuştu. 

AYMOD’U 20 BİN KİŞİNİN ZİYARET ETMESİ BEKLENİYOR

İstanbul Fuar Merkezi’nde (İFM) düzenlenen ve alanında Avrupa’nın en büyüğü olan AYMOD Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı’nda bu sezon 29’u yabancı 270 firma katılımcı olarak yer alıyor. 22 Mart’a kadar devam edecek fuarı, 20 bin kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Yabancı ziyaretçilerden 590’ının yol ve konaklama giderleri, alım heyetleri programı kapsamında TASD tarafından karşılandı. 72’inci organizasyonla birlikte AYMOD dijital platforma da taşındı. Fiziki fuar kapandıktan sonra da firmalar ve alıcılar aymod.com üzerinden birbirleriyle iş bağlantıları kurabilecekler.