Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Bu yılın ilk dokuz ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre ihracatımız yüzde 12 artış gösterdi. Dünya’nın en büyük savunma ve havacılık firmaları listesinde yer alan Türk savunma sanayi firmalarının sayısındaki artış bizim için ayrı bir gurur vesilesi. Milli Teknoloji Hamlemizin işaret fişeğini yakan bu güçlü ivmeyi asla kaybetmeyeceğiz.” dedi.
Avrupa’nın en büyük sanayi kümelenmesi “SAHA İstanbul” tarafından 22-26 Ekim tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde (İFM) düzenlenecek SAHA EXPO Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nın açılışı, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve BAYKAR Genel Müdürü Haluk Bayraktar ile dünyanın önde gelen savunma sanayi şirketleri temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Dünyanın dört bir yanından savunma ekosisteminin tüm paydaşlarının SAHA EXPO’da buluştuğunu kaydeden Kacır, şunları söyledi:
"Fuarda, 90 bin metrekare kapalı alanda bin 400’den fazla firman en yeni savunma çözümleri sergilenecek. Bu beş günlük organizasyon boyunca savunma sanayinin küresel ölçekte kalbi İstanbul’da atacak. Geçtiğimiz on yılda küresel savunma sanayi harcamaları 1,75 trilyon dolardan yaklaşık 2,5 trilyon dolara çıktı.
Dünyadaki krizlerin ve çatışmaların en yoğun yaşandığı coğrafi hat içinde yer alan bir ülke olarak bu tabloya kayıtsız kalma lüksüne sahip değiliz. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde; son 22 yılda ortaya koyulan güçlü siyasi irade ve istikrarlı devlet politikaları, millî ve özgün ürünleri önceleyen uzun dönemli Ar-Ge, yatırım ve tedarik planlamaları ve nitelikli insan kaynağı yatırımları ile savunma sanayimiz büyük bir atılım gerçekleştirdi"
Savunma sanayiide yerlileşmeye değinen Kacır, "Ürün, sistem ve alt sistem bazlı yerlileşme çalışmalarımız neticesinde yerlilik oranımızı yüzde 20’lerden yüzde 80’lerin üzerine çıkardık. Savunma projelerimizin niteliği ve niceliği muazzam bir gelişim gösterdi. 2002’de sadece 62 savunma projesi yürütülürken, bu sayı 1000’in üzerine çıkmış durumda. Hava platformlarından deniz platformlarına, kara araçlarından uzay sistemlerine pek çok kritik alanda, yerli ve milli teknolojileriyle yeni çağın lider ülkeleri arasında yer alma yolunda hızla ilerliyoruz" dedi.
Dünyadaki muadillerine göre kabiliyet avantajı sunmasının yanında rekabetçi maliyetleri açısından da ön plana çıkan savunma sanayisini, Türkiye'nin stratejik hamlelerinde güç çarpanı olmaya devam etiğini belirten Kacır, "Muharebe sahasında kendini ispatlayan ve güvenlik güçlerimizin tecrübeleri doğrultusunda sürekli iyileştirilen savunma ürünlerimizin ihracatı geçtiğimiz yılda 5,5 milyar dolara ulaştı. Bu yılın ilk dokuz ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre ihracatımız yüzde 12 artış gösterdi. Dünya’nın en büyük savunma ve havacılık firmaları listesinde yer alan Türk savunma sanayi firmalarının sayısındaki artış bizim için ayrı bir gurur vesilesi. Milli Teknoloji Hamlemizin işaret fişeğini yakan bu güçlü ivmeyi asla kaybetmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Açıklamalarında 'Tam Bağımsız Türkiye' vurgusu yapan Kacır, şu ifadeleri kullandı:
"Güçlü üretim ve teknoloji geliştirme altyapımızı ülkemizin uzun vadeli güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak üzere seferber ettik. Attığımız adımların meyvelerini de almaya başladık. Testleri devam eden KIZILELMA ve ANKA-3 ile ülkemizi daha ileri bir noktaya taşıyoruz. Yerli mühimmatlarımızla görev icra edecek yeni nesil İHA’larımızla tam bağımsız Türkiye yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Yüksek manevra kabiliyeti ve düşük radar izine sahip beşinci nesil savaş uçağımız KAAN bu yıl ilk uçuşlarını gerçekleştirdi. Hem hava-hava hem de hava-kara görevlerinde çok rollü kabiliyetleri ile öne çıkan uçağımız tüm dünyada ses getirdi. Elektronik harp yeteneğine sahip yeni nesil otonom su üstü deniz platformu MARLIN’i de ordumuzun envanterine kazandırdık. Şimdi bu platforma KUZGUN mühimmatımızı entegre ediyoruz.
Kamikaze dronları asimetrik savaş ortamında, düşman savunma hatlarını aşmak ve beklenmedik noktalardan saldırı gerçekleştirmek için son yıllarda etkili bir araç haline geldi. Milli kamikaze dron sistemlerimiz KARGU, ALPAGU ve KARGI farklı ve üstün özellikleriyle ön plana çıkıyor. Bölgesel tehditlere karşı caydırıcı, uzun menzilli hipersonik balistik füze sistemlerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarımız başarıyla devam ediyor"
Çelik Kubbe için düğmeye bastık
Son dönemin dikkat çekici unsuru Çelik Kubbe için de açıklamalarda bulunan Bakan Kacır, "Siber güvenlikte değişen dinamikler doğrultusunda kabiliyet havuzumuzu genişletecek projeleri öncelikli olarak değerlendiriyoruz. Farklı irtifa ve menzildeki hava tehditlerine karşı ülkemiz için güvenlik kalkanı vazifesi görecek yapay zeka destekli hava savunma sistemi Çelik Kubbe için düğmeye bastık. Dünya; kara, deniz ve hava kuvvetlerinin ardından uzay kuvvetlerinden söz ediyor. Türkiye; uzay bilimi ve teknolojilerindeki nitelikli insan kaynağı, güçlü tasarım ve mühendislik kabiliyetleriyle uzaydaki hak ve menfaatlerini korumaya her zamankinden çok daha hazır konumdadır. “Uzaydaki gözümüz” İMECE ile yer yüzünün her noktasından hiçbir kısıt olmadan yüksek çözünürlüklü görüntü alabiliyoruz" diye konuştu.
Kacır:
"Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, askeri ve siyasi bağımsızlığımızı perçinleyecek inisiyatifleri bugüne kadar nasıl desteklediysek “Türkiye Yüzyılında” da en güçlü şekilde destekleyeceğimizi vurgulamak isterim. Yatırım yeri tahsisinden insan kaynağı desteklerine, altyapıdan finansman imkanlarına pek çok farklı teşvik enstrümanını yatırımcılarımızın hizmetine sunuyoruz. 2002 yılından bugüne savunma sanayinde 883 yatırım teşvik belgesi düzenledik. 128 milyar liranın üzerinde sabit yatırımın önünü açtık. Dünya’da az sayıda ülkenin sahip olduğu, alanında en gelişmiş test ve üretim merkezlerini ülkemize kazandırdık.
Milli araştırma kurumumuz TÜBİTAK aracılığıyla bin 493 savunma sanayi projesine ve 2 bin 233 bilim insanına ve gencimize 38 milyar lira destek sağladık. Savunma sanayimizin ihtiyaç duyduğu nitelikli Ar-Ge çalışmalarını gerçekleştirdik. Milli hava-hava füzeleri GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN, İHA ve insansız deniz aracı platformlarından atılabilecek yeni nesil füze ailesi KUZGUN, milli muharip uçağımız KAAN emniyetli ve yüksek performanslı uçuşu için kritik ana yönetim bilgisayarları ve gerçek zamanlı işletim sistemi. Hepsi TÜBİTAK bünyesinde görev yapan, Milli Teknoloji Hamlemiz için alın ve akıl terini esirgemeyen mühendislerimizin, teknisyenlerimizin eseridir"
Programda, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar da birer konuşma yaptı.
