Mobilyadan aydınlatmaya, ev tekstilinden aksesuara kadar iç mekân tasarımının yenilikçi ve estetik çözümlerini bir araya getirecek olan Furnishings & Design Istanbul (FDI) için hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) tarafından organize edilen ve Türkiye’nin ilk tasarım odaklı fuarı olma özelliği taşıyan bu etkinlik, 19-21 Eylül tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek. FDI Tasarım Komitesi Başkanı Alpay Er, fuarın tanıtım lansmanında Fuar Dergisi mikrofonlarımıza konuştu.
FDI Tasarım Komitesi Başkanı Alpay Er, etkinliğin önemini ve amacını şu sözlerle açıkladı: “Furnishings & Design Istanbul, Türkiye’de özellikle İstanbul’da uzun bir süredir uluslararası nitelikte kapsamlı bir tasarım etkinliğinin olmayışı ve mobilya sanayinin katma değeri yüksek ürünlerle dünya ticaretinde daha güçlü bir yer edinme isteğinin bir araya gelmesiyle oluştu. Tasarım çok önemli bir rekabet unsuru. Herkes inovasyondan konuşuyor. İnovasyon nasıl yapılır? İnovasyonun yapılabileceği alanlardan bir tanesi teknoloji. Onu bir kenara koyarsak geriye tasarım kalıyor. Tasarım bir tür ‘yumuşak güç.’ Bu yumuşak gücü kullanabilmek için sanayinin bu entelektüel birikimden faydalanabilmesi gerekiyor.”
Er, Türkiye’nin tasarım potansiyelinin yüksek olduğunu ve bunun artık sermaye, sanayi ve endüstri ile bir araya gelmesi gerektiğini şu ifadelerle vurguladı: “Bu etkinlik, mobilya sektörü özelinde entelektüel sermaye ile sanayi sermayesinin birleşerek birlikte bir güç birliği yapıp, dünya ticaretinde İstanbul’u, Türkiye’yi ve mobilya sektörünü daha bilinir ve güçlü kılmak konusunda bir proje. Tasarım olmadan Türkiye'nin mobilya sektörünün kendi kimliğini ve markalaşma sürecini tamamlayabilmesi mümkün değil. Türk mobilya sektörü ve Mosfedd bunun farkında. Başkanlar da ellerini taşın altına koydu ve çok önemli bir projeye başladık.”
FDI Tasarım Komitesi Başkanı, Türkiye’de malzemelerin mevcut olduğunu ancak bir ekosistem oluşturma konusunda eksikler olduğunu belirtti: “Ekosistem oluştuğunda sistem kendi içerisinde dışarıdan müdahale olmadan çalışmaya başlayacak. Ancak şu anda biz daha erken aşamadayız. Tasarımcıları ve genç tasarımcıları teşvik etme konusunda şunu söyleyebilirim: İster istemez böyle bir ortamda, tam olarak bir ekosistemin oluşmadığı bir ortamda genç tasarımcıların aynı zamanda biraz da girişimci olması gerekiyor. Bu iş, iş ilanlarına bakarak veya birisinin bana iş teklif etmesini bekleyerek olmayacak. Genç tasarımcılara, sektörel fuarlara katılmalarını, ürünleriyle, duruşuyla, çizgisiyle farklılığını hissettiren firmalar görecekler. Bu firmaların sahipleriyle, yöneticileriyle bir araya gelmeye çalışmalarını istiyoruz.”
Er, FDI’de sunulacak iki önemli programı da duyurdu: “FDI’de iki tane program öneriyoruz: Birincisi New Horizons, yani ümit ve vadeden genç yeni tasarımcı isimlerini sektöre kazandırmayı amaçlıyoruz. İkincisi ise profesyonel tasarımcılarla sanayiciyi bir araya getirmeyi hedefleyen yapılandırılmış programlarımız. Genç arkadaşlardan ve kendini göstermek isteyen yeni tasarımcılardan beklentim şu: Lütfen FDI’ye gelin ve bu iki programdan faydalanın.”
Bu fuardan ilk beklentisinin Türkiye’de özgün tasarımla ayakta kalmış ve ticari başarı göstermiş Türk firmalarını tek çatı altında toparlayabilmesi olduğunu belirten Er, ''Bir çeşit tasarımda Şampiyonlar Ligi’nin ilk adımını atabilmek. Bu projeyi 2024 yılında bir prototip olarak düşünelim, yani ilk örnek olarak düşünelim. İlk prototipte neyi doğru yaptığımızı göreceğiz, o yönde devam edeceğiz. Eğer bir eksiğimiz varsa onu göreceğiz, düzelteceğiz ve 2025’te çok daha iyisini yapacağız.” şeklinde konuştu.
