Antalya Belek Turizm Bölgesi’nde gerçekleşen Antalya Diplomasi Forumu’na katılım sağlayan TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu, Antalya’nın geçtiğimiz yıl 16 milyon yabancı turist ağırladığını belirtti.
NEST Kongre Merkezi’nde gerçekleşen Antalya Diplomasi Forumu ikinci gününde devam ediyor.
Forum kapsamında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın katılımıyla "Uluslararası Ticaret, Bağlantısallık ve Karşılıklı Bağımlılık" paneli yapıldı.
Panele katılım sağlayarak konuşmalarını gerçekleştiren TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu, Antalya’nın adını sanayi ve tarımda da duyuran bir şehir olduğunu ve gerçekleşen forum ile diplomasinin öne çıkmasını sağlayarak küresel barışa katkı verdiklerini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, ticaretin sadece iktisaden değil siyaseten de önemli bir hale geldiğini belirtti. Küresel değer zincirlerinin parçası olan ülkelerin daha kolay ve daha hızlı büyüdüğünü belirten Rifat Hisarcıkloğlu, ‘’Bu yüzyılın başında Türkiye bunun somut bir örneğini sergiledi. AB'nin dönüştürücü etkisiyle Türkiye, bu bölgenin sanayi devi ve en çok sanayi ürünü üreten ülkesi haline geldi. Otomotiv, beyaz eşya, konfeksiyon başta olmak üzere Avrupa'nın ana tedarikçisi oldu. AB'nin kendi dışında en çok otomobil ithal ettiği ülke Türkiye'dir. 1996'da Gümrük Birliği'ne geçiş Türkiye'yi pozitif etkiledi. Ticaret zenginleştirir, korumacılık fakirleştirir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin istikrarı ve refahı için ticaretin daha serbest olması şart. Dünyaya entegre olmuş, iş yapma ortamını iyileştirmiş ülkeler hem daha zengin hem de daha huzurlu olacaktır’’ dedi.
‘’Kapsayıcılık ve kalkınma ilkelerine dayalı bir DTÖ reformunu destekliyoruz’’
Rifat Hisarcıklıoğlu, Avrupa’nın kurduğu birlik sayesinde tarihte ilk defa Batı Avrupa’nın 80 yıldır savaş görmediğini vurgulayarak, "Ülkeler arasındaki ticari engelleri kaldırmalı, birbirimizle ticareti artırmalıyız. Kurallara dayalı bir küresel ticaret rejimi kurmanın tüm ulusların yararına olduğunu görmeliyiz. DTÖ, küresel ticarete belli bir düzen gelmesini ve uluslararası ticaretin gelişmesini sağladı. İş dünyası olarak, küresel ticaret sisteminin güncellenmeye ve reforma ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. Serbest ticarete karşı kamuoylarındaki tepkinin altında yatan nedenlere yanıt veren, kapsayıcılık ve kalkınma ilkelerine dayalı bir DTÖ reformunu destekliyoruz. DTÖ'nün küresel ticaret konularında başat müzakere ortamı haline getirilmesini arzu ediyoruz. Öngörülebilir ve kurallara dayalı bir küresel ticaret sisteminin, istikrar ve refahın yayılması yoluyla dünyadaki barış ortamını güçlendireceğini düşünüyoruz’’ dedi.
İhracat yapan firmaların daha hızlı gümrük geçişi yapmaları sayesinde lojistik maliyetlerini azalttıklarını belirten Hisarcıklıoğlu, ‘’Devletimizse hem bütçesine ilave yük getirmedi hem de artan işlem hacmiyle daha fazla vergi geliri elde etti. BM tarafından da en iyi kamu-özel sektör ortak projesi olarak seçildik ve dünyaya örnek gösterildik. Şimdi bu modelimizi çevre coğrafyamıza yaymak için harekete geçtik’’