cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Zafer Kalkınma Ajansı tarafından düzenlenen "Kütahya İş Dünyası Buluşması" etkinliğinde yaptığı konuşmada, iş dünyasının fikir ve görüşlerine verdikleri önemi vurguladı. Türkiye'yi daha ileriye taşımak için kamu-özel iş birliğinin kritik önemde olduğunu belirten Yılmaz, başarının ortak akıl, istişare ve katılımcılıktan geçtiğini ifade etti.

Borsadan güne yüksek başlangıç Borsadan güne yüksek başlangıç

Cumhurbaskani Yardimcisi Yilmaz Kutahya Is Dunyasi Bulusmasinda Ekonomik Beklentileri Paylasti 8Mb6

Yılmaz, her ilde iş dünyasıyla bir araya geldiklerini söyleyerek, "Ekonomik açıdan dünyadaki genel durumu pek parlak bulmuyoruz. Özellikle Avrupa Birliği, Kuzey Afrika ve Orta Doğu gibi temel ihraç pazarlarımız, tarihsel ortalamalarının altında büyüme hızlarına sahip. Bu durum, dış talebimizi daraltıyor ve olumlu bir tablo oluşturmuyor. Ayrıca bölgemizdeki jeopolitik gerginlikler de ticaret ve turizm gibi alanlarda olumsuz etkiler yaratıyor" dedi.

Geçen yıl yaşanan deprem felaketinin etkilerini hala iyileştirmekte olduklarını anlatan Yılmaz, Türkiye ekonomisinin bu koşullar altında dünya genelinde iyi performans gösterdiğini vurguladı. "Geçen yıl büyüme hızımız yüzde 25,1 oldu ve 14 yıl kesintisiz büyüme sürecimizi devam ettirdik. Bu sürdürülebilir büyüme, ekonomimizi uzun vadede daha yüksek bir seviyeye taşımamıza olanak sağlıyor. Şu anda Türkiye, nominal dolar bazında dünyanın 17. büyük ekonomisi, satın alma gücü paritesine göre ise 11. büyük ekonomisi konumunda" şeklinde konuştu.

Yıl sonunda yüzde 3,5 büyüme beklediklerini belirten Yılmaz, şunları ekledi: "Avrupa, Kuzey Afrika ve Orta Doğu'nun gelecek yıl bu yılkından daha iyi büyümesi bekleniyor. Uluslararası kuruluşların tahminleri bu yönde. Bu nedenle ihracatçılarımız için gelecek yıl daha umut verici bir tablo öngörüyoruz. Ayrıca emtia fiyatlarının büyük bir artış göstermesini beklemiyoruz; bu da dış girdi kullanan sektörler için olumlu bir gelişme. Avrupa Birliği Merkez Bankası ve ABD Merkez Bankası'nın faiz indirimleri de küresel likiditeyi artırarak gelişmekte olan ülkelere daha fazla fon akışı sağlayacak. Bu nedenle küresel düzeyde olumlu beklentilerimiz var. Politikamız dış pazarın büyümeye daha fazla katkıda bulunmasını hedefliyor. Bu çerçevede, gelecek yıl büyümenin yüzde 4'lere çıkacağını tahmin ediyoruz."

Enflasyonun yıl sonunda yüzde 41,5 olacağını, gelecek yıl ise bu rakamı yüzde 17,5 seviyesine çekmeyi hedeflediklerini belirten Yılmaz, 2026'da tek haneli enflasyon oranlarına ulaşmak için planlar hazırladıklarını ifade etti. İthalatın düşerken ihracatın artmaya devam ettiğini dile getiren Yılmaz, "Bu yıl sonunda 264 milyar dolar ihracat bekliyoruz. Ayrıca hizmet ihracatında 100 milyar doların üzerinde bir performans sergileyeceğiz. Turizm gelirlerinde bu yıl sonunda 60 milyar dolara yakın bir gelir hedefliyoruz" dedi.

Büyümenin tüm toplumsal kesimlere eşit bir şekilde dağıtılması konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Yılmaz, "Enflasyonu düşürmek, sosyal dengeler ve reel sektörün sağlıklı uzun vadeli büyümesi açısından kritik öneme sahip. Bu süreçte toplumsal sahiplenme ve siyasi destekle sağlıklı bir ortam oluşturacağız. İşin önemli bir kısmını geride bıraktık ve önümüzdeki yıl bu zamanlarda ekonomimizin çok daha olumlu bir atmosferde olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.

Kütahya'nın ekonomik potansiyeline de değinen Yılmaz, Zafer OSB'nin tam kapasiteye ulaşmasının 20 bin kişilik istihdam yaratacağını belirtti. Manisa'nın Akhisar ilçesindeki 4 büyüklüğündeki depreme de atıfta bulunarak, "Etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Afetler ülkemizin bir gerçeği ve birçok ilimiz bu riskle karşı karşıya. Şehirlerimizi afete karşı daha dirençli hale getirmek önceliklerimizden biri. Afetler öncesinde yapılan her 1 lira harcama, afetten sonra 7 liraya karşılık geliyor. Krizlerle karşılaşmamak için riskleri yönetmek ve azaltmak gerekiyor. Bu bağlamda kentsel dönüşüm ve afete dayanıklı olmayan altyapıların dönüşümü çok önemli" ifadelerini kullandı.

Editör: Eslem Nur KARAMAN