Türk firmalarının yurtdışı yatırımları artarken, coğrafi yakınlık, pazar büyüklüğü ve politik istikrar gibi faktörleri göz önünde bulundurarak öncelikle Avrupa ve ABD gibi güvenli pazarları tercih ediyorlar. Yurtdışındaki yatırımların yüzde 82'si hizmetler sektörüne yapılırken, öne çıkan ülke ise Hollanda oldu. Türk şirketlerinin küresel ekonomik ve jeopolitik zorluklara rağmen yurtdışında her yıl önemli başarılara imza attığını ve yaklaşık 190 bin kişiye istihdam sağladığını söyleyen DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, 2025 yılında da küresel yatırım trendlerini yakından takip ederek özellikle stratejik sektörlerdeki yatırımları artırmayı hedeflediklerini kaydetti.
Türk şirketleri, küresel ekonomik ve jeopolitik zorluklara rağmen yurtdışında yatırımlarına devam ediyor. Dünyada 100'den fazla ülkede yatırımımızın olduğunu ve yaklaşık 190 bin kişiye istihdam sağladığımızı vurgulayan DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, Ticaret Bakanlığı'nın hazırlamış olduğu "Yurtdışı Yatırım Anketi'ne göre, Türk firmalarının 2023 yılında yaklaşık yüzde 6'lık bir artışla 2146 yatırımı yurt dışında yaptıklarını belirtti. 2023 yılı sonu itibarıyla yurtdışındaki doğrudan yatırımların toplam 57,9 milyar dolar sermaye pozisyonuna ulaştığını ifade eden Kazan, şunları söyledi:
YATIRIMLAR HİZMET SEKTÖRÜNE GİDİYOR, HEDEFTE STRATEJİK SEKTÖRLER VAR
"Türkiye'nin yurt dışındaki yatırımlarının çok büyük bir bölümü hizmet sektörünü kapsıyor. Yatırımlarımızın yüzde 82'si hizmetler sektörüne, yüzde 18'i ise sanayi sektörüne yöneldi. Hizmetler sektörü içinde en büyük paya ise bankacılık ve finans sahip. Yatırımların yüzde 67,5'inin bu alana yapıldığını görüyoruz. Coğrafi olarak baktığımızda yatırımların büyük ölçüde Avrupa ülkelerine yoğunlaştığını görüyoruz. Avrupa ülkeleri yatırımların yaklaşık yüzde 65'ini kapsıyor. Türk şirketleri, yurtdışı yatırımlarında coğrafi yakınlık, pazar büyüklüğü ve politik istikrar gibi faktörleri göz önünde bulundurarak Avrupa ve ABD gibi güvenli pazarları tercih ediyor. Özellikle Doğu Avrupa ülkeleri, düşük kurumlar vergisi, işçilik maliyetleri ve AB pazarlarına erişim imkânları nedeniyle Türk yatırımcılar için cazip bölgeler arasında yer alıyor. Bunun yanında Orta Doğu ve Afrika bölgeleri de Türk şirketlerinin yatırım yaptığı önemli bölgeler arasında bulunuyor."
Türk şirketlerinin 2025 yılında da küresel yatırım trendlerini yakından takip ederek özellikle stratejik sektörlerdeki yatırımlarını artırmayı hedeflediğinin altını çizen Kazan, "Avrupa Birliği ülkeleri her daim ajandamızda yer alıyor. Çünkü Avrupa ülkeleri halen odak noktamız. Ayrıca, Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve ABD gibi ülkeler ise dikkati çeken bölgeler arasında yer alıyor. Bu noktada bizler de rotamızı bu ülkelere çeviriyoruz. Özellikle yenilenebilir enerji, dijital teknoloji ve sağlık sektörlerinde iş birliği fırsatlarına bakıyoruz, bu alanlarda yeni arayışlar içerisindeyiz." dedi.
EN ÇOK YATIRIM YAPILAN ÜLKE HOLLANDA
Türk şirketlerinin en çok yatırım yaptığı ülkeler arasında ilk sırada Hollanda'nın bulunduğunu belirten Kazan, coğrafi konum, lojistik avantajlar, sektörel çeşitlilik ve inovasyon gibi unsurların yanında iki ülke arasındaki vergi avantajlarının çok önemli bir tercih sebebi olduğunun altını çizdi. Kazan, bu ikili anlaşmalar sayesinde Hollanda'ya yatırımın bütün ülkelere yapılan toplam yatırımın yaklaşık 4'te 1'ine ulaştığını kaydetti.
Kazan'ın verdiği bilgiye göre, 2023 yılında en çok yatırım yapılan ilk 10 ülke; Hollanda, Azerbaycan, Birleşik Krallık, Almanya, Malta, Lüksemburg, ABD, İsviçre, İtalya ve İspanya olarak sıralandı.
Geçtiğimiz yıl en çok yatırım yapılan ilk 10 sektör ise, Finans ve Sigorta Faaliyetleri, Ulaştırma ve Depolama, Gıda, İçecek ve Tütün Ürünleri İmalatı, İnsan Sağlığı ve Sosyal Hizmet Faaliyetleri, Bilgi ve İletişim, Kimyasal Madde ve Ürünlerin İmalatı, Toptan ve Perakende Ticaret, Ana Metal Sanayi, İnşaat, Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı oldu.
Yurtdışında yatırımlar artarken bir yandan çeşitli zorluklarla karşılaşıldığını belirten Kazan, başlıca sorunların hedef ülkede yetkin insan kaynağı bulma, iş kültüründeki farklılıklar, yerel regülasyonlara yönelik bilgi eksikliği, yerel pazar hakkında içgörü eksikliği, finansmana erişim ve hukuksal süreçlerdeki farklılıklar olduğunu belirtti. Kazan, "Fakat, Ticaret Bakanlığı'nın bu konuda birçok çalışması bulunuyor. İnternet sitesinde bütün ülkelere yönelik birçok konuya artık ulaşılabiliyor. Ayrıca her geçen gün artan devlet destekleri de bu konuda yardımcı oluyor." dedi.